Elektrik Sorunu Bakan Çelik’e İthaf olunur
Sayın Bakanımız, 12 Haziran 2011 seçimlerinde Urfa’dan aday gösterildiğinizde, seçim öncesi Şanlıurfa’da seçim çalışmaları yaparken, elektrik ve yolların hazin durumunu sık sık vurguladınız. Sorunun kaynağını tespit ettiğinizi söylediniz. Gelen paralar hizmet yerine birilerin cebine gittiğini söylediniz.
Hatta altyapısı arık tükenmiş elektrik sorunu suçlusunu bulmak için çağırdığınız TEDAŞ genel müdür partili arkadaşlarınız tarafından darp edildi. Bütün bunları yaşayarak gördünüz.
İnsanların en temel yaşam hakkı olan elektrik, su ve yol’un şimdiye kadar Şanlıurfa’ya rica minnet uğrayan elektrik ve yol sorununu çözeceğinize söz vermiştiniz. (Su konusunda da sorunları devam ediyor. Barajımız olmasına rağmen birkaç yıl öncesine kadar merkez, şimdide bazı köylerimizde hala eşeksırtında sutaşıma devam ediyor. Ama su sorunu elektrik ve yol sorununa göre biraz daha asgari düzeyde!)
Şanlıurfalılar size o kadar güvenmişti ki, milletvekili listelerine tepki gösteren Şanlıurfalılar sizin verdiğiniz sözlere güvenerek tarihindeki en yüksek oyu verdi.
Seçim geçeli 1 yılı aştı. Elektrik Sorunu katmerleşerek devam ediyor. Bu ramazan günü 55 derecede (Bakmayın resmi açıklamada 45 derece dediklerine basit ölçüm araçları ile gölgede 56 derece ölçülüyor.) oruç tutan insanlar zaman zaman kesilen, zaman zaman da düşen voltaj yüzünden insanlar bir klima dahi çalıştıramıyor. Bir klima serinliğini bile bu memleketin insanına çok görülüyor! Yazık!..
İnsanlar bu duruma isyan ediyor. Eylem yapıyorlar! Gazeteler ve internet haber siteleri haber yapıyor. Yazarlar yazı yazıyor. Hiçbir yetkiliden bunun mantıklı bir açıklaması yok!!!
DEDAŞ Şanlıurfa müdürü dahi tepkileri duymuyor. Hiç kimseye aldırmadan kesintilere devam ediyor. En fazla sıkıştıklarında sarıldığı ve artık ağızlarına sakız yaptığı bir gerekçe var; “aşırı tüketim var” ve ya “kaçak kullanım fazla” der. Arkadaş aşırı tüketim varsa bu memlekette aşırı üretim de var!.. Kaçak varsa bunun baş sorumlusu başında bulunduğunuz kurumdur. Bence burada her şeyden önce “aşırı bir şekilde bu memleketin insanını saymama var!”
Sayın Bakanımız Faruk Çelik, insanlar size gevenmiş ve Başbakan Erdoğan’ın Kadrosunda olan ekip verdiği hiçbir sözü seçim vaadi olarak görmemişti. Bunu da seçimde verdiği oyla basa basa gösterdi. Şimdi bu insanların bu kavurucu sıcaklarda, bu Ramazan günü sizden verdiğiniz sözde durmanızı istiyor. Size daha fazla dua etmek istiyor. Sizde bu insanların daha fazla sıcaklardan kavrulmaması için bir şey yapın!..
Bunu neden size söylüyoruz; çünkü milletvekillerimiz dâhil hiç kimse sesimizi duymuyor. Zaten duymadığı için bu memleket bu halde. İlk kez sesimizi duyan bir bakanımız var diyoruz. Ama istiyoruz ki sadece sesimizi duymakla kalmayın. Sesimize icraatlarınızla cevap verin!.. bu kangrenleşen soruna artık bir çözüm bulun!
Unutmayın ki mazlumun ah’ı çok güçlüdür. Bedduasını almayın!.. Sizi bu günlere getiren, sizin iyi niyetli çalışmalarınıza karşılık yapılan dualardır. Bu dualar devam etsin!..
