Dünyayı Bekleyen Tehlike (Çöl Sıcakları)

Dünyayı Bekleyen Tehlike (Çöl Sıcakları)

 

Yaşamakta olduğumuz çöl sıcakları aslında sürpriz değil. Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. 20.yüzylın başından itibaren biliniyordu böyle olacağı. Bilhassa 1980’li yıllardan itibaren her şey ayan beyan ortadaydı. Aslında “kendim ettim kendim buldum” şarkısı bunu çok iyi izah ediyor. Ne yazık kı, insanlık, şimdi yaptıklarının faturasını ödüyor. Dünyanın bir yerlerinde aşırı sıcaklar ve kuralık yaşanırken, başka yerlerde de şiddetli yağışlar felaketlere yol açıyor. Bu gidişle dünyamızı çok daha büyük felaketler bekliyor. Özellikle Avrupa kıtası yakın zamanda  çölleşecek.. Bilim adamlarına göre, Avrupa Kıtası’nda, bu yüzyılın sonuna kalmadan tarımsal verimlilik ve yaban hayatı konusunda büyük bir felaket yaşanacak. Özellikle alçak yerlerin sular altında kalması, ormanların yok olması ve susuzluk gibi tehlikeler bekliyor yaşlı kıtayı. Sıcaklardan dolayı toplu ölümler bekleniyor. Böylece Avrupalılar, zamanlarının büyük bölümünü tatil bahanesiyle başka ülkelerde geçirecekler. Ayrıca Akdeniz sahilindeki ülkelerde aşırı sıcaklar yaşanırken, şu anda soğuk olan Baltık ülkeleri daha çok turist çekecek. Bütün bunların sebebi ise ortada. Kömür, petrol vb. fosil yakıtlardan kaynaklanan karbondioksit vb. zararlı gazların miktarı her geçen gün artmaya devam ediyor. Böylece atmosferde biriken sera gazları, güneş sıcaklığının burada kalmasına yol açıyor. Bu yüzden de dünyamız daha çok ısınıyor. Üstelik kimse kılını kıpırdatmadan, hala seyirci kalmaya devam ediyor. Sadece global ısınmanın edebiyatı yapılıyor. Bu konuda hiçbir önlem yok.. Mesela hidrojen, gel-git, güneş, rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynakları konusunda ciddi bir çalışma yok. İnsanoğlu ya bu felaketlerden gerekli dersi alıp yeni bir iyilik hareketi başlatacak, ya da kendi elleriyle kendi kıyametini hazırlayacak. Önümüzde seçenek var, ama çok fazla zamanımız yok!