Dünyanın Gözü Bu Zirvede
Zirvedeki buluşmada, İsrail'in Mavi Marmara gemisinde yaptığı katliam ve İran nükleer sorunu gündeme gelecek. Son haftalarda saldırılarını artıran terör örgütü PKK ile mücadele konusu da önemli gündem maddeleri arasında.
Küresel ekonominin masaya yatırılacağı Kanada'daki G-20 zirvesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama'yı, son dönemde İsrail ve İran gerilimlerinin ardından ilk kez yan yana getiriyor. Iki liderin kritik buluşmasında, İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisinde yaptığı katliam ve Ankara'nın BM Güvenlik Konseyi'nde İran'a müeyyide öngören tasarıya Brezilya ile birlikte "hayır" oyu vermesi konuları gündeme gelecek. Son haftalarda saldırılarını artıran terör örgütü PKK ile mücadele konusu da önemli gündem maddeleri arasında olacak.
Başbakan Erdoğan, Toronto ziyareti öncesi düzenlediği basın toplantısında terör konusuna vurgu yaptı. Erdoğan, "Terörle mücadelede dünyada önemli derecede sıkıntısı olan ülkelerden biri olarak bu konuyu da gündemimizde bulunduracağız." dedi. İran, Irak ile İsrail-Filistin sorununu görüşeceklerini kaydetti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Başkan Barack Obama'nın şimdiye kadar birçok yüz yüze ikili görüşmesi oldu. Karşılıklı resmi ziyaretler yapıldı. Ancak hiçbirinin, G-20 zirvesi vesilesiyle Toronto'da bir araya gelecek iki lider arasında yapılması beklenen özel görüşme kadar psikolojik gerilim unsuru taşımadığı belirtiliyor. Özel görüşmenin yapılıp yapılmayacağının son dakikaya kadar netleşmemiş olması, gerilime katkıda bulunan önde gelen unsurlardan. Pittsburgh'ta yapılan G-20 zirvesinde de Erdoğan-Obama görüşmesi Beyaz Saray'ın resmi programında resmen en son ilan edilen randevulardandı. Ancak bu seferki gecikmenin iki hükümet arasında oldukça olumsuz bir havanın hakim olduğu bir döneme denk gelmesi, bekleyiş heyecanını daha da artırdı. Erdoğan'la Obama, Toronto'da görüşme konusunda prensipte mutabık kaldıklarında, Ankara henüz BM Güvenlik Konseyi'nde İran'a yaptırımlara ret oyu vermemişti.
Obama'nın İran yaptırımlarına evet demesi için ikna telefonuna rağmen Erdoğan hükümetinin Batı'nın dizginlemek istediği Tahran'a yönelik nispeten müsamahakar tutumu, İsrail'e karşı Mavi Marmara krizinden sonra daha da sertleşmesiyle birleşince, Washington'da Türkiye'nin bir şekilde cezalandırılması gerektiği tezini işleyenler arttı. Özellikle de İsrail lobisinin sağcı kanadının başını çektiği bu grup, Obama'nın Erdoğan'a bu kez randevu vermeyerek Ankara'ya açık bir rahatsızlık mesajı vermesini istiyordu. Türkiye'yle ilişkileri iyi tutmayı 'karşılıklı saygı'ya dayalı global Müslüman açılımı ile Irak ve Afganistan gibi bazı işgallerinin sıhhati adına önemli gören Beyaz Saray, bu yola tevessül edip etmeyeceği konusunda son ana dek renk vermemeyi yeğledi. Uzmanlara göre Obama'nın Erdoğan'la mecbur olmadığı ve çok da arzulamadığı halde özel ikili görüşmesinin sembolik açıdan anlamı, ABD'nin mevcut hükümete kızgın olsa da Türkiye'den vazgeçemeyeceği. Başbakan Erdoğan, Kanada'daki G-20 zirvesine yanında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'i de götürdü.
ZAMAN