Dünyada Yaşamak Herkesin Hakkıdır

Dünyada Yaşamak Herkesin Hakkıdır

Her canlının Yaşama hakkı kutsaldır. Bu nedenle Yaratıcımız, yaşatıcımız ve yöneticimiz olan Allah’ımıza sonsuz şükürler, Başöğretmenimiz Önderimiz, Hz. Muhammed (s.a) efendimize tüm peygamberlerimize ve onların izinden gidenlere, Ehl-i beytine ashabına, ana ve babamıza ve tüm mü’min kardeşlerimize salât ve selam olsun… Dünya yaşamak için halk edilmiş, dünya hayatında, hiç kimse başkasının hayat hakkına müdahil olmamalı. Yaşadığımız dünya’da insan yaşantısı, geleceğe bakışı hiçte iyi görünmüyor. Silah tüccarları insanı yok etmek, ülkeleri sömürmek, zenginliklerini kapmak, servetlerine servet katmak için var güçleri ile çalışıyor planlar kuruyorlar. Bu planlar İnsan öğütme planıdır durmadan devam ediyor. Fikir akımlarından Kominizm öldü Kapitalizm hayat buldu. Şimdi bu akım insanlığı inletiyor. Mevkiler, makamlar, şan şöhretler, Allahlık taslamalar, bu sömürü düzenlerini korumalar hep Kapitalizmin fedai askerleridir.

Ölenler ölüyorlar, kalanlar can çekişiyorlar, açlıktan kıvranıyorlar, geçim sıkıntısından göz açamıyorlar. Demek sözde dünya’nın hâkimiyetini elinde bulunduran, dünyalık vaad eden batı denilen emici, öldürücü mahlûklar insanlığa bir şey vermiyorlar. Söylemleri hep yalan kandırmaca dan ibarettir. İnsanlık kurtulmak istiyor bir türlü kurtulamıyor. Bakmayın siz bunların görünüşte güçlü, süper olduklarına, aslında bu şer ittifaklarının yapıları örümcek ağı misalidir. Dağılma sürecine girmiş, onları ayakta tutan sadece sömürü, kandan elde ettikleri madde ve yanlış kullanılan teknoloji araçlarıdır. Yakın tarihte bu sömürü aktörleri hep Papanın önünde diz çöktüler, günah çıkardılar.

Ne yazık ki, katillerin bir papası var. Müslümanların bir Halifesi yoktur. Halife denildiğinde bunların ödü de kopuyor. Yalanla İslam ülkelerine empoze edilen, batıl batı çirkef kan kokan medeniyeti şu an can çekişiyor. Müslümanlar ise tespih taneleri gibi dağınık durumdalar, öz benliğinden kopuk. Batı bataklığına düşen insan kolay kolay bu bataklıktan kurtulamıyor kurtulmak için oda can çekişiyor. Denize düşenin yılana sarıldığı gibi, yok mu bu karanlık gecenin sabahı? İnşallah olacaktır. Dünya servetinin üçte biri belki de daha fazlası bu katillerin elinde. Eceli gelenin Cami duvarına bevl yaptığı gibi şimdi Kudüs’te ezanı yasakladılar. Ezanı bunların dedeleri söndüremedi bunlar mı ezanı söndürecek? Asıl gayeleri ve düşmanlıkları İslam’ın aslınadır. Bu böyle bilinmelidir ve tedbirler ona göre alınmalıdır.

İslam toplum çok tepkisiz, hem yatarak hem de ayakta uyumaktadır. İslam ülkeleri sindirilmiş, çoğunluk liderler kendilerine bağlı. Tek baş eğmeyen kafa tutan Türkiye’dir. Türkiye için haince planlanmış darbe girişimi başarısız olunca bu sefer ekonomik darbelerle hizaya sokmak istiyorlar. Allahın izni ile başaramayacaklar. Şu unutulmamalıdır ki bu Müslüman toplumu ifsat eden belki batının, şer güçlerin tahribatından daha fazla devrede olan ifsat akımları her gün Müslüman toplumu kemiriyor, öz benliğinden uzaklaştırıyor. Batının ifsat vasıtaları öyle keskindir ki, önce Kur’an dan uzaklaştırma, ılımlı İslam akımı, Faiz, Zina, Açıklık Saçıklık, Uyuşturucu, Maddeci ve karma eğitim, alabora olmuş adalet, freni patlamış ekonomi, üretmeden tüketme çılgınlığı, ağır sanayi hamlesine önem vermeme, istihdamı yaygınlaştırmama batının sömürü araçlarıdır.. Midesi aç olanın kafasını dolduramazsınız.

Son olarak İslam düşmanlarının ve büyük şeytan İran’ın yardımı ile katil Esed tarafından İdlib’te toplu katliam yaparak, körpe çocukların üzerine atılan kimyasal bombalar onlarca günahsız yavrumuzu canice katletmiş bizleri derinden yaralayıp ciğerlerimizi dağlamıştır. Rabbim yapanları, yaptıranları, yardımcı olanları Kahhar ismi azamiyle kahretsin inşaAllah. Hem bu dünya’da hem ahrette en ağır cezalarla cezalandırsın inşaAllah. Birleşmiş Milletler Güvenlik konseyinde alınan kararlar tatmin edici değil. Amerika Suriye’yi önceden haber vererek vurdu. Ancak atılan onlarca füzeden sadece birkaç hangar tahrip oldu. Sadece göz boyama olduğu aşikârdır. Nitekim Dünya’nın baş belası Amerika açıklama yaparak çıkarlarımız için Suriye’yi vurduk dedi. Katil Amerika Suriye’yi vurmadan önce Zalim Esed uçaklarını, bombalarını ve askerlerini oradan çıkardı ki yine çocukları vursun. Yani anlayacağınız her şey göstermelik ve sahte. Olan yine her zaman olduğu gibi Müslümanlara oluyor. Yine İslama saldırılar devam edecek. Ta ki Müslümanlar birlik olana kadar, yekvücut halinde hareket ettikleri zamana kadar, Müslüman kanı akmaya devam edecek ve coğrafyamızda rahat yüzü görmeyeceğiz bunu unutmayalım… Selamla kalın Selamette kalın.