Din-Bir-Der Başkanı Abdullah Aslan; İslamı yaşamalıyız VİDEO ve FOTOĞRAFLI
Din-Bir-Der Genel Başkanı Abdullah Aslan; “Allah’ın emrettiği şekilde İslamı yaşamalıyız” dedi.
Kuran-ı Kerim okunarak başlanılan programa Din-Bir-Der Şanlıurfa Şube Başkan yardımcısı Müslüm Azizoğlu açılış konuşması yaptı. Din-Bir-Der'in kuruluş gayesini açıklayan Azizoğlu; "Din-bir der; Dininin, dillerinin,beyninin,ilminin,ırzının,evinin ve kalbinin davacısıdır.Kökü ezelde dalları ebedde olan bir dininin aşkına,vecdine,diyalektiğine,estetiğine ,irfanına , idrakine sahip bir gençlik için ortaya çıktı.Din-Bir-Der.Evrensel ilahi mesajlara sahip çıkmak,onları yaşayıp yaşatmak,geleceğini geçmişinden aldığı manevi güçle inşa etmek için kuruldu Din-Bir-Der;herkesin ve her kesimin serbestçe dinini yaşayabileceği,Dilini konuşabileceği ve eğitimini verebileceği,canın,malın,neslin ve aklın korunduğu bir hayat düzenini kurmak ve korumak için kuruldu" dedi.
Din-Bir Der Şanlıurfa Şube başkanı Şıh Müslüm Azizoğlu tam Konuşması:
SAYIN GENEL BAŞKANIM,
SAYIN İL BAŞKANIM,
SİYASİ PARTİLERİMİZİN KİYMETLİ BAŞKANLARI, TEMSİLCİLERİ
STK’IN MUHTEREM BAŞKANLARI, TEMSİLCİLERİ
SAYGI DEĞER HANIMEFDİLER, BEYEFENDİLER
YAZILI VE GÖRSEL BASINIMIZIN KİYMETLİ BAŞKANLARI, TEMSİLCİLERİ
ÇOK AZİZ HAZİRUN!
HEPİNİZİ EN KALBİ DUYGULARIMLA VE SELAMLARIN EN GÜZELİ OLAN ALLAH IN SELAMI İLE SELAMLİYORUM.
ALLAH IN RAHMETİ VE BEREKETİ ÜZERİNİZE OLSUN.
Hepiniz Allah’ın ipine(dini İslam’a) sımsıkı sarılınız. Ve İçinizden hayra davet eden, iyilikleri emreden kötülüklerden nehyeden bir ümmet bulunsun. Ve. Birr ve takvada yardımlaşın, kötülük ve düşmanlıkta yardımlaşmayın ilahi fermanlarına uyarak Din-Bir-Der Derneğimizin hazırlamış olduğu bu ilk etkinliğine şeref vererek bizi onurlandırdınız. Allah ebediyen sizlerden razı olsun. Önce ahlak ve maneviyat diyerek yola çıkan, Her mü’min ve müslümanı dininin birer görevlisi olarak kabul eden, Dini dar ve kindar bir nesil değil dindar nesiller yetiştirmeyi hedefleyen, Temel hak ve hürriyetleri gözeten, insanlığın huzur, barış ve kurtuluşu için gayret eden, Dini bir bütün olarak kabul eden, İslam yanlısı kurum ve kuruluşlarla hayırda yarışmak ve varsa eksiklikleri tamamlamak üzere kurulan DİN-BİR-DER İN Aziz mensupları! Din-bir der; Dininin, dillerinin,beyninin,ilminin,ırzının,evinin ve kalbinin davacısıdır.Kökü ezelde dalları ebedde olan bir dininin aşkına,vecdine,diyalektiğine,estetiğine ,irfanına , idrakine sahip bir gençlik için ortaya çıktı.Din-Bir-Der.Evrensel ilahi mesajlara sahip çıkmak,onları yaşayıp yaşatmak,geleceğini geçmişinden aldığı manevi güçle inşa etmek için kuruldu Din-Bir-Der;herkesin ve her kesimin serbestçe dinini yaşayabileceği,Dilini konuşabileceği ve eğitimini verebileceği,canın,malın,neslin ve aklın korunduğu bir hayat düzenini kurmak ve korumak için kuruldu.
Dünyayı modern bir put hane haline getiren Emperyalist zorbaların sömürü hortumlarını ciğerlerine kadar dayattığı İslam coğrafyasındaki halkı Müslüman olan ülkelerin köle haline getirilmiş halklarını uyutmak ve uyuşturmak için çağdaş firavun sihirbazlarının adeta bir morfin gibi kullandıkları Medya gücüne karşı, şirk düzenlerinin karanlıklarını aydınlığa çıkaran dalga yüklü DENİZLERİ mazlumlara yol, zalimlere hüsran yapan HZ Musa nın asası gibi olmalıdır sizin çalışmalarınız. Kula kulluğun simgesi haline getirilen çarşı heykellerin başına darbeler indiren HZ İbrahim as ın baltası gibi olmalıdır söylem ve eylemleriniz. Şu hakikati unutmayınız. Söylenen her söz ve satırlara dökülen her yazı ya sihirdir veya sihri bozan hakikattir.
Kur anı kerimin ifadesiyle MEL’E ve mütrefin zümresinin sömürülerini ve zulümlerini devam ettirmek için akı kara, karayı ak, yalanı doğru doğruyu yalan, emini hain haini emin, göstererek mazlum halkları aldatmakla görevli güçlerin sihir ve büyülerini Allah ın dinine kendilerini adamış olan siz din gönüllülerinin Salih amelleri bozacaktır.
Mürekkebini HAK hokkasından alan kalemlerinizin gücü mazide olduğu gibi halde ve istikbalde de emperyalistlerin ve onların içimizdeki uzantılarının her türlü güçlerini yenmeye devam edecektir. Bu konuda sizler için kalbimin zarı ile sadakat harflerini nakşettim. Ve bu nakşı her platformdaki konuşmalarımda Sertaç eyledim
Din gönüllüleri insanlık semasının ışık saçan yıldızlarıdır. Kur an ve sünnet düzenini insanlara tebliğ ve talim ederek bizzat hayatı düzenleyen dünya ve ahiret mutluluğuna yönlendiren öncülerdir. Din gönüllülerinden yoksun olmak bir toplum için en büyük felakettir. Kıtlık, anarşi ve hatta harp bile din gönüllülerinden yoksunluk felaketiyle kıyaslanamaz. Zira sözü edilen felaketler toplumların belirli bir dönemini etkiler. Ancak hakka ve hakikate çağıran, batıllardan sakındıran, olgun insan örneğini vererek cemiyeti HAYRA yönlendiren din gönüllülerinden yoksunluk, insani ve ahlaki değerlerin yıkımına, adalet ve fazilet hayatının çöküşüne ve hayatın gayesiz ve anlamsız yaşanmasına sebep olacağı cihetle birçok dönemleri ve nesilleri etkiler.
Çünkü nükleer enerjinin üretemediği insani ve yüksek ahlaki değerleri, fizik ve kimyanın konu edinmediği adalet ve barışı, biyoloji ve zoolojinin ilgilenmediği sevgi ve saygıyı, sosyoloji ve psikolojinin veremediği kutsal idealleri ahiret hayatı özlemini Allah a iman temelleri üzerinde Takva nakışlı libaslarla yükseltecek olan ancak DİN gönüllüleridir. Şu hakikati yüksek fehmiyatınıza saygıyla arz ederim ki, Allah rızası uğruna kullanılan kalemlerin mürekkebini Şehitlerin kanından daha üstün gören bir dinin mensuplarıyız. Mazide olduğu gibi bugün ve yarında; Cahili sermayelerin ve illetli ruhların macerasını zir-ü zzeber edecek, iskelete kan vermeye çalışan mezar soyguncularının şanlı tarih hastalığını yenecek, Rejime uydurulmuş kafalar koleksiyonunu dağıtacak, minyatür beyinlerin vehim şatolarını, dalkavuk ulema tiplerini, mitolojik zorbaları ve putların gölgesinde ki sömürü hortumları ile azgınlaşan gönüllü gladyatörlerin ef’al ve şeraitini Salih amelleriniz ıslah edecektir… Faaliyetlerinizi ve kalemlerinizi bu anlayışla; kavgaya değil barış ve kardeşliğe, nefrete değil sevgi ve muhabbete, güçlüyü değil hakkı üstün tutmaya, zulme değil adalete, bölücülüğe değil birleştirmeye davet için kullanınız. Bu vesileyle bu güzide organizasyonun ilimize, ülkemize ve insanlığa hayırlı çalışmalara vesile olması dilek ve temennisi ile hepinizi tekraren Allah ın selamı ile selamlıyorum.
ALLAH’IN RAHMETİ, BEREKETİ VE MAĞFİRETİ ÜZERİNİZE OLSUN.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ!...
Daha sonra kürsüye gelen Kısa adı Din-Bir-Der olan, Diyanet görevlileri Derneği Genel Başkanı, Refah Partisi 20. dönem Tokat Milletvekili Abdullah Aslan; “Allah’ın emrettiği şekilde İslamı yaşamalıyız” dedi.
Aslan; “Peygamberler diyarı Şanlıurfa’da heyecanlı misafirlere karşı konuşunca bende heyecanlanıyorum. İnsanlara/Müslümanlara, İslam’ın sadece ben Müslüman’ım demekten ibaret değildir. İslam bir bütündür. İslam'da farz, vacip, sünnetlerin tamamına uyarsan gerçek Müslüman olursun. Cenab-ı Hak; "Son din İslam'dır diyor, ben sizin için son din olarak İslamı seçtim ve kemale erdirdim diyor." Ama Şu anki sistem laiklik diyor, önce laiklik, sonra İslam diyor, Din; Allah ile vicdan arasındadır, diyor. Oysa yaşanmayan, pratiğe dökülmeyen din ne işe yarar” dedi.
Başkan Abdullah Aslan’ın konuşması sık sık tekbirlerle kesildi. Program yaklaşık 2 saat sürdü.
Ömer ASLAN / www.balikligol.com
VİDEO
DİN BİR DER KONFERANS ile balikligol_com