Dicle Edaş Vatandaşı Keriz mi Sanıyor?

İŞTE O YAZI:

Bu yazımı aslında mübarek Ramazan ayı ile ilgili yazmayı düşünüyordum.Ancak bir çok vatandaştan aldığım Dicle EDAŞ'la ilgili şikayetler ve en son bana gönderilen ve tamamen hiç bir temele dayanmayan sözde usulsüz Kullanımı cezası ve arkasından Elektriğimin kesilmesi bu yazıyı yazmaya mecbur etti.

Yazıyı okuyanlar hemen önyargılı bir şekilde beni '' kendisine dokununca nasıl da yazıyor '' diye eleştirmeyin.Ben bu yazıyı yazarken ben benim gibi haksız yere ceza ödemeye mecbur edilen insanlar adına yazıyorum.Bu yazıdaki iddialarımı da belgelere dayandırıyorum.

Bana bir çok vatandaş tarafından EDAŞ tarafından kendilerine işlemedikleri halde kaçak kullanım mektubu geldiğini belirttiler.Bu bahsettiğim vatandaşlarda çoğu memur kesimi ve hak hukuka dikkat eden insanlar.Bu insanların çoğu bu cezalara anlam veremediklerini ve yinede cezaları ödemek zorunda kaldıklarını belirtiyorlar.

Hatta bir gazeteci arkadaş geçen gün '' Bu Tedaş bana bu ayin 4 ünde 337 TL ,fatura kesmiş bu ayin 8 inde 775 TL, bu ayın 15 inde 113 fatura kesmiş. 1 ayda 3 fatura toplam borç 1233 TL. Bir ayda 3 fatura nasıl olur anlamadım. Ve evde kimse yok.Hepsi köyde.Gece 11 de gelip sadece vantilatör çalıştırıyorum..'' diyerek serzenişte bulunmuştu

Tabi bu arkadaş Dicle EDAŞ'a itiraz için gidiyor.Aktardığına göre kendisine ikna edici bir neden de sunmadan 1233 TL ödemek zorundasınız diyorlar.

Evet maalesef Dicle EDAŞ ile ilgili hep çiftçilerle şirket arasındaki Elektrik kesintileri ile ilgili haberler ön plana çıkıyor.Şehir merkezinde kuzu kuzu borçlarını ödeyen vatandaşlara yüklenen uydurma ve haksız cezalardan bahsedilmiyor.Bir mahalle kadar kaçak Elektrik kullanan kodamanlara dokunulamıyor.Fakat asgari ücretle çalışan,İnşaatlarda amelelikle geçimini sağlayan gariban vatandaşlardan bu dokunamadıkları kodamanların borçları uydurma cezalarla tahsil edilmeye çalışılıyor.

Gelelim benimle ilgili ceza meselesine . Geçen yıl evimin elektrik aboneliğini daha önceki ev sahibinden üzerime alınması için dilekçe verdim.Sayacı 30 TL'ye aldım.100 TL depozito,35 TL deprem sigortasını da yaptırarak toplam 165 TL masraf yaparak aboneliğimi üzerime aldım. Saati de bizzat Dicle EDAŞ yetkilileri gelip taktı ve saat değiştirme tutanağını imzalayarak bize bıraktılar.Ben hiç bir belgeyi atmam.Her zaman evde bulundurduğum çantamda sağlarım.Bu tutanağı da sağladım.

Aradan bir yıl geçtikten sonra bir sabah postacı bana bir zarf getirdi.Baktım ki saati değiştirdiğimiz günün tarihinde bana 104 TL açma-kapama cezası verilmiş.Tabi bunu kabul etmedim.İtiraz ettim 29.05.2014 tarih ve 4047 evrak sayı ile itiraz ettim.İtiraz sonuçlanmadan geçen gün gelip elektriğimi kesmişler.Kesme nedenleri bu bahsettiğim sayaç değiştirme olayıdır.

Maalesef Dicle DEDAŞ bütün Urfalıları potansiyel suçlu olarak görüyor.Ve herkese bana gönderilene benzer üften püften kaçak kullanım cezaları gönderiyor.Ve maalesef bir çok insan da bu cezaları haksız yere ödüyor.Bu anlattıklarım hepsi doğru .Doğru olduğuna dair aşağıdaki belgeleri delil olarak gösteriyorum aşağıda ''SAAT DEĞİŞTİRME TUTANAĞ VE CEZA TEBLİĞATI VAR ''Lütfen ceza tarihine ve Saat değiştirme tarihine dikkat edin.Benim anlattıklarımın haklılığına inanacaksınız.Ha şunu da size hatırlatmak isterim.Hani bir ara saatlerinizi bedavaya değiştiriyoruz kampanyası vardı.Bu kampanyada saat değiştirenler dikkat etsinler.25-30 TL olan Saatin bedelini belki sizler uydurma bir ceza tutanağı ile 4 katını ödemiş olabilirsiniz.

Buradan yetkililere sesleniyorum.Başta DEDAŞ'ın borçlarını yaptığı yarı reklam açıklamalarla tahsil etmeye çalışan Sayın Faruk ÇELİK ve diğer yetkililere sesleniyorum.Kaçak kullananlar varsa cezası neyse verilsin.Fakat hiç hak etmediği halde bütün Urfalılar töhmet altında bırakılarak suçlanmasın.Dicle DEDAŞ'ta gerçek anlamda denetlensin.Yoksa bu elektrik meselesi art niyetli kişilerin araya girmesi ile yakın zamanda hükümetin aleyhine dönecek bir sosyal sorun haline gelir.