Cemaatsel Çalışmak 5

Cemaatsel Çalışmak 5

 

15 Temmuz destanının yıl dönümü arifesinde, birlik beraberliğin önemini anmak, anlamak ve anlatmak daha bir önem arz ediyor. Küresel bir komplo devasa bir kalkışma olan 15 Temmuz darbesini, kardeşlik ruhu ve birlik beraberlikle def ettik. Bu, alışılagelmiş, memleket yönetimini hedefleyen bir darbeden ziyade, özelde Türkiye, genelde tüm İslam diyarını kuşatıp işgal etme ve dolaylı olarak ele geçirme planıydı. İslam diyarının şu an işgal altındaki bölümlerinde devam eden direnişler, aynı ruh sayesindedir. Cemaat olmak fitnedir yaygarası koparanlar, bizi kelle başı bölmek istemektedir. Bu yaygarayı koparanlar içinde iyi niyetli kimselerin olması, bu gerçeği değiştirmiyor.

Yardımlaşmak cemaat olmanın gereğidir

“…iyilikte ve fenalıktan sakınmakta yardımlaşın, günah işlemek ve aşırı gitmekte yardımlaşmayın. Allah'tan sakının, Allah'ın cezası şiddetlidir.” (Maide 5/2) bu vb. ayetlerin iki yönlü anlaşılması mümkündür. Yani yardımlaşmak için cemaat olmak gerektiği gibi, cemaat olmak için de yardımlaşmak gerekir. Yardımlaşma, birlik beraberlik olmadan cemaat olmaz. Zira cemaat, birlik beraberliğin gereğini kavramış, ümmet ruhunu taşıyan bireylerden oluşur.

Ancak bu kaidenin birinci kuralı çok daha önemlidir. Çünkü cemaat olmak, kolektif akıl, istişare, birlik, beraberlik, işbirliği, güç birliği, görev dağılımı, dirlik, düzen, intizam, plan program, disiplin, takip vs. demektir. Hesap sorma, hesap verme, sorumluluk üstlenme ve daha birçok erdem demektir. Bu da rahmeti ilahiyi celbeder. Güce güç katar ve gücü, kuvveti ve imkânları hesapsız diyebileceğimiz kadar katlar.

Resulullah (sav) ın yardımlaşma ve dayanışma ile ilgili hadisleri, pek çoktur. İşte onlardan bir örnek: “Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine merhamette ve birbirlerini koruyup yardımlaşmakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.”   (Buharî, Edeb, 27; Müslim, Birr, 66)

Allah (cc) ın yardımı cemaatle beraberdir. Bu birliktelik ne deli samimi, sıkı ve hasbi olursa, Allah (cc) ın yardım ve nusreti de o denli bereketlenir ve artar. Birlikten kuvvet doğar. Boşuna dememişler: “bir elin nesi var, iki elin sesi var.” Resulullah (sav) ın konuyla ilgili bazı hadisleri, mealen ve kısmen şöyledir: "Allah'ın eli cemaatle beraberdir."(Tirmizî, Fiten, 7). "Bereket cemaatle beraberdir. " (İnMeçe, At'ime, 17).

Cemaat olup birleşmek ilahi yardımı celbeder. Calut’a karşı Talut’un başarısı bunun apaçık bir delilidir. “Talut orduyla birlikte ayrıldıktan sonra, "Doğrusu Allah sizi bir ırmakla deneyecektir, ondan içen benden değildir, onu tatmayan eliyle sadece bir avuç avuçlayan müstesna şüphesiz bendendir" dedi. Onlardan pek azı hariç, sudan içtiler. Kendisi ve kendisiyle olan inananlar ırmağı geçince, "Bugün Calut ve ordusuna karşı koyacak gücümüz yok" dediler. Kendilerinin Allah'a kavuşacağını bilenler ise: "Nice az topluluk çok topluluğa Allah'ın izniyle üstün gelmiştir, Allah sabredenlerle beraberdir" dediler. Calut ve ordusuna karşı çıktıklarında, "Rabbimiz! Bize sabır ver, sebatımızı artır, inkâr eden millete karşı bize yardım et" dediler. Onları Allah'ın izniyle bozguna uğrattılar; Davud Calut'u öldürdü, Allah Davud'a hükümranlık ve hikmet verdi ve ona dilediğinden öğretti. Allah'ın insanları birbiriyle savması olmasaydı yeryüzünün düzeni bozulurdu. Fakat Allah âlemlere lütufkârdır.” (Bakara 2/249-252)

                Calut komutasındaki İslam ordusu, harekete geçerken seksen bin kişi olduğu rivayet edilmektedir. Ancak döküle döküle 300 kişiye kadar düşmüştür. Ancak bu üç yüz kişi, seksen veya yüz bin kişilik küfür ordusuna karşı Allah (cc) yardımıyla zafer kazanmışlardır. Bu da samimi ve hasbi birlikteliğin, yani cemaat olmanın neticesinde ilahi yardımı hak etmeleriyle olmuştur. Ayetlerin siyakından bu net olarak anlaşılmaktadır. Kaldı ki, Kur'an ve Sünnet bu müjdelerle doludur.
 

Birlik beraberlik, cemaat olup yardımlaşmada bulunmak nasıl ki ilahi yardımı celbediyorsa, tefrika da ilahi yardımı kaybettirip ilahi gazaba sebep olur. “Fırka fırka olup dinlerini parçalayanlarla senin hiçbir ilişiğin olamaz. Onların işi Allah'a kalmıştır, yaptıklarını onlara sonra bildirecektir.” (Enam 6/159)