Camiler İman Dolum Tesisi Olmalıdır

Camii Cemiden gelir toplanma yeri demektir. Yeryüzünde dört çeşit Cami vardır. Birincisi: Mescidi Haram Beytullah’tır. İkincisi: Mescidi Aksadır. Üçüncüsü: Mescidi nebevidir. Dördüncüsü: yeryüzündeki tüm camilerdir.

Üç mukaddes  cami dışındakiler birbirinden üstünlükleri yoktur. Camiler ilim irfan yuvalarıdır.  Gerçek camilerde nikâhlar kıyılır, barış savaş kararları alınır. Dargınlar barıştırılır. Fakirler Camilerde belirlenir yardım eli uzatılır. Dinin tüm emirleri Camilerde öğrenilir. Yakıtı biten araba benzinliğe uğrar yakıtını alma misali, Camiler de İnsanın İmanını, inancını kuvvetlendirme, dolum tesisleridir.

Camiye önem vermemek, inkâr etmek küfürdür. Camilere yapılan hayır hasenatlar sadaka-i cariyedir. İnsan öldükten sonra bile buralara yapılan hayırların sevapları devam eder. Camiler İslam toplumunda çok önem arz ettiği halde, Camilere istenilen önem verilmiyor. Bu önem! Camilerin fiziki yapısı ile ilgili değil, manevi fonksiyonu ile ilgilidir.  İstediğiniz kadar her mahalleye bir cami yapın, Cami açılışları  düzenleyin, Camiler haftasını kutlayın, etkinlikler yapın, Yapılan Camiler İslam’a göre olmalıdır. Çok israflı halıları Camilere sermekle, her tarafını avizelerle donatmakla, alttan üstten ısıtmalı, soğutmalı, donanımlarla, Camiye verilen önem değildir. Camide gerçek din anlatılıyor mu?  Ben ona bakarım. Diyanetimiz, onu temsil eden Hocalarımız, Hafızlığa, imamların ses güzelliğine önem verdikleri kadar, Donanımlı din görevlisi yetiştirip, Gerçek dini  camilerde doyasıya anlatsalar  bu topluma en büyük  iyiliği etmiş olurlar. Camiler haftasında Cami ve gençlikle ilgili konuşmacı konferans verici bir gazeteci oluyor, İl müftüsü ,Vaizler dinleyici ise din adamlarını konuşturmayanlara yazıklar olsun. Bu toplum dini din adamından değil de gazeteciden mi öğrenecek vay bizim halimize   Camilerde cemaatle kılınan namaz sevabı daha fazladır. Camilerin her tarafı israf, hurafe ile dolu ise, İmam bıyıksız, kolsuz, başı açık, sakalsız, namaz kıldırma memuru ise, Bu cami bildiğim cami değildir. Camilerdeki imamlar genel anlamda dini konuları anlatmada çok yetersiz. Öncelikle imamlar iyi yetiştirilmeli, Camilerde kesinlikle imamlara para toplatılmamalı, Hutbeleri, vaazları imamlar kendileri hazırlamalı, okumalı anlatmalıdırlar.

Merkezi sistemle vaazlar cami Cemaati’nin katli demektir. Bu merkezi sistem olayı çok yerde halen devam ediyor, merkezi sistem vaazını isteyen tembel imamlardır. Denetimsizlik, merkezi sistem olayı imamları tembelliğe sevk etmiştir. Yeri gelmişken, Kobani bahane edilerek bir hiç uğruna Allah’ın evleri Camilere baltacılar vasıtası ile saldırılar olmuş, İslami siyasi bir oluşum olan Hüda Par mensubu ve diğer Müslüman kardeşlerimizden kırka yakın insan hunharca öldürülmüştür. Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyorum. Bir hak aranırken, insanın malı canı mabedi dokunulmazdır. Bunu yapanlar değil insan barbardırlar. Dış güçlerin maşalarıdırlar, vefat edenlere Allahtan rahmet diliyorum. Ailelerine sabrı cemil niyaz ediyorum. Dini olmayanların, Marksist oluşumların gözü dönmüş, freni patlamış araba gibi, her tarafa çarpıyorlar. Her tarafı yıkan yakan insanın canına kıyan bu baltacılara bu zemini hazırlayan, dokunmayan, seyredenleri de kınıyorum. Bu baltacıların yaptıklarını İslami kesimden yapanlar olsaydı rejim tarafından idam edilirlerdi. Nede olsa taşlar bağlanmış  köpekler salınmış, neymiş barış olacakmış, bu vahşeti yapanlar Kürtlerin temsilcileri olamazlar. Kürtler dindar ve onurludur. 

Bazıları dil mücadelesi veriyorsa Müslümanlar da din mücadelesi veriyorlar. Müslüman anlayışı değil, bir insanı öldürmek bir insanın kalbini kırmak kabeyi yıkmaktan daha beterdir anlayışı hâkimdir. İslam coğrafyasında milyonlarca insan katledilirken, ses çıkarmayanlar, iş Kobani olunca insanları isyana teşvik edenler ikiyüzlü insan tipleridir. İnsan ne Kobani de nede başka yerde ölmesin, zulüm görmesin ilkemizdir. Bu olaylar gösteriyor ki, batıl dava uğruna çalışanlar davalarında samimimi, eski mücahitler yeni müteahhitler, Harun gibi gelenler, Karun gibi olanlar sınıfta kalmıştır. Konumuz cami iken, güncel bir olayı da dile getirdim. Camideki imamları eleştirirken eli öpülesi çok değerli hocalarımızı yazdıklarımın dışında bırakıyorum. İnsanlık günah işlemede tüm alanlarda zirvede iken, neden camideki imam suskun, vurdumduymaz olsun. Engelleyen biri mi var? Anlamış değilim. Toplumda Namazsızdık had safhada, toplum fertleri helal haram demeden yaşam sürdürüyor. İşlediği bir haramı işte bunu hacı hocada yaptı diye emsal gösteriyor. Gerçek din adamının elinde çok sağlam tohumlar var, bayır bırakılan tarlaya tohumu niçin serpmesin? Din görevlisinin görevi tohumu serpmektir velev ki tarla beton olsa da çatlaklarda tohum bitebilir. Gerçek dini anlatan imam, İman dolum tesisi görevini icra eden Camilere saygılarımla…