Bunu ilk kezöğreneceksiniz! Şeker Tüketimi Kısırlık sorununu,,,

Son yıllarda özellikle obezite baştaolmak üzere birçok hastalığın kaynağı olan ve 3 beyazdan en tehlikelisiolan şeker ve pirinç için önemli bir uyarı geldi. Düzenli şeker tüketimi kısırlığa ya da üreme problemlerine neden olabiliyor.

Bunu ilk kezöğreneceksiniz! Şeker Tüketimi Kısırlık sorununu,,,

Sağlıklı üreme sağlığı için beyaz şeker ve beyaz pirinçten kaçınmak gerekiyor. Kısırlık sorunu olanlar günde bir çorba kaşığından fazla şeker tüketmemeli
Anne-baba olmak isteyen pirinç ve şekerden uzak durmalı!
Düzenli şeker tüketimi kısırlığa ya da üreme problemlerine neden olabiliyor. Anadolu Sağlık Merkezi Tüp Bebek Merkezi Direktörü Prof. Dr. Aydın Arıcı, şeker ve kısırlık konularında önemli bilgiler paylaştı…
Şekerin neden olduğu üreme problemlerinin ortadan kaldırılması için yapılabilecek en güzel şey, kişinin hayatından şekeri tamamen çıkartması olur ancak birçok kişi şekerden uzak durma konusunda başarılı olamıyor.
Kısırlık sorunu olanlar özellikle işlenmiş rafine şekerden uzak durmalı. Özellikle beyaz sofra şekeri, beyaz un, mısır şurubu ve beyaz pirinçten kaçınmak gerekiyor. Kısırlık sorunu olanlar günde en fazla bir çorba kaşığı beyaz şeker tüketmeli.

BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİNİ UYARIYOR
Sabah gazetesinden yer alan habere göre, beyaz sofra şekeri, beyaz un, mısır şurubu ve beyaz pirinç; vücut tarafından çok çabuk yıkılır, bu da insülin seviyemizin çok hızlı bir şekilde yükselmesine neden olur. Şeker seviyesindeki bu hızlı artış vücutta 15-30 dakika boyunca sürer. Bu süre sonunda şeker seviyesi düşer ve vücudu tükenmiş bir şekilde bırakır. Buna bağlı olarak vücutta böbrek üstü bezlerinin devamlı uyarılması sonucu savaş ya da kaç reaksiyonunun ortaya çıkmasına neden olur.
Böbrek üstü bezlerinin tekrarlayan şekilde uyarılması bezlerin zayıflamasına neden olur. Böylece salgılanan kortizol ve adrenalin çok miktarda üretilmez ve bezler tembelleşir. Tekrarlayan böbrek üstü bezi uyarılması; östrojen, progesteron ve androjenlerin salınımını da etkilediğinden hem erkek, hem de kadın için çok tehlikelidir.
Şekerli yiyeceklerin yüksek miktarlarda tüketilmesi pankreastan daha fazla insülin salgılanmasına neden olur. İnsülinin devamlı yüksek miktarlarda salgılanması, insülin direnci oluşması ile sonuçlanabilir. İnsülin direncinin normal yumurtlama (ovulasyon) sürecini ve yumurtanın (oosit) olgunlaşma sürecini bozduğu çok iyi biliniyor. Embriyonun ana rahmine tutunmasının da insülin direncinden etkilendiği biliniyor.
İnsülin direnci olan kadınlarda düşük yapma olasılığı normal kadınlara göre yaklaşık dört-beş kat daha fazladır. Polikistik over sendromlu kadınlardaki insülin direnci ise infertiliteye neden olan ana faktör olarak göze çarpıyor.
Yapılan çalışmalar göstermiştir ki, sadece bir çorba kaşığı şeker tüketmek her seferinde bağışıklık yanıtının dört saat düşmesine neden oluyor. Azalmış bağışıklık yanıtı ise mantar enfeksiyonu, bakteriyel enfeksiyonlar ve cinsel yolla bulaşan hastalıklara davetiye çıkarabiliyor.

ÜRÜNÜN İÇERİĞİNİ OKUYUN
Kahvenin yanında güzel bir kek, pasta ya da kurabiyeye kimse hayır diyemiyor. İşlenmiş basit şeker yerine kullanılacak tatlandırıcılarda da dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, glisemik indeksleridir. Glisemik İndeks (Gİ) karbonhidratların kanda şekere dönme hızları hakkında bize bilgi verir. Gİ ne kadar yüksek ise kanda glukoz seviyesi o derece hızlı pik yapar, bu da daha fazla insülin salınımı demektir. Referans olarak bakarsak, rafine beyaz sofra şekerinin glisemik indeksi 80'dir ve yüksek olarak değerlendirilir. Yüksek fruktozlu mısır şurubunun glisemik indeksi 87'dir. Alınan ürünlerin içerikleri muhakkak okunmalı ve yüksek fruktozlu mısır şurubu içeren yiyeceklerden uzak durulmalı.

E VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ DÜŞÜK RİSKİNİ ARTIRIYOR
Mantar enfeksiyonu kısırlığa neden olabiliyor: Mantar enfeksiyonu doğrudan kısırlığa neden olmasa da spermin yumurtaya ulaşmasını engelleyebileceğinden kısırlığa neden olan faktörler arasında sayılabilir.
Magnezyum, B6 ve E vitamini çabuk tükeniyor: Basit şekerlerin tüketiminden dolayı devamlı bir şekilde insülin ve kortizol salgılayan vücut, vitamin ve mineral depolarını kullanmak zorundadır. Genellikle ilk tükenen vitamin ve mineraller de B6 vitamini, E vitamini ve magnezyumdur. E vitamininin düşük seviyelerde olmasının düşük ile sonuçlanan gebeliklerle ilişkisi uzun zamandır biliniyor.

POPÜLER VE SIK KULLANILAN TATLANDIRICILAR
Bal ve agave: İnsanlar bal ve agavenin şekere iyi bir alternatif olacağını düşünseler de yapılan çalışmalar hem balın, hem de agavenin kan şekerini yükselttiğini göstermiştir. İnsülin direnci olan bir kadın için bal ve agaveyi çok az miktarlarda kullanmak akıllıca olacaktır. Balın glisemik indeksi 30, agavenin glisemik indeksi de 15-30 arasındadır.
Stevia: Stevia çok tatlı bir bitkidir ve genellikle yaprakları kullanılmaktadır. Yiyecek ve içecekleri tatlandırmak için kullanılabilecek doğal bir tatlandırıcıdır. Kan şekerinin pik yapmasına neden olmaz. Yaklaşık 1500 senedir kullanılmaktadır. Şekerden 300 kat daha tatlıdır; bu yüzden çok kullanmanıza gerek kalmaz. Polikistik over sendromlu kadınlar ve diyabetliler için en iyi seçimlerden birisidir.
Ksilitol: Birçok bitkinin liflerinden elde edilen hidrojenize bir karbonhidrattır. Düşük kalorili doğal bir tatlandırıcıdır. Kanda şekerden çok daha yavaş bir şekilde yıkıldığından insülin direnci ya da diğer kan şekeri ilişkili hastalıklarda rol almaz. Yapılan bazı çalışmalar ksilitolün, mantar enfeksiyonu kontrolüne yardımcı olduğunu göstermiştir. Ksilitol, şeker alkolü olduğundan vücut tarafından tam olarak emilmez ve glisemik indeksi 7'dir.