Bu nasıl Restorasyon?

Kültürel hazinelerin korunması ve geleceğe aktarılmasını amacıyla yapılması gereken restorasyon Karamusa Cami'sinde tahribata dönüştü...

Bu nasıl Restorasyon?

Şanlıurfa'nın Beykapusu Mahallesinde bulunan ve tarihi 1552 yılına dayanan Kara Musa camii  restorasyonunda çimento kullanılıyor. 

Tarihi ve kültürel doğusunu yok eden betonarme restorasyon için Tabiat varlıkları koruma kurulu  onayı alınıp alınmadığı bilinmiyor. 

Fotoğraflarda da görüldüğü gibi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından da yürütülen Kara Musa caminin restorasyonunda da betonarme bir bölüm yapılmış olup, üzeri taşla kamufle edilmektedir. Ve çevrede bol miktarda çimento kullanıldığı görülmektedir.

Ancak tarihi ve kültüren yapının korunmasına zarar veren bu restorasyonun yeterli derecede denetlenmediği ortadadır. konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Şanlıurfa'nın en önemli arşivcilerinden Profesyonel Fotoğraf Sanatçıları Derneği Başkanı Yasin Küçük;  "Bildiğimiz kadarıyla Tarihi ve tescilli yapılarda briket ve beton kısımların yapılmaması ve yapının orijinal ve özgün restorasyon yapılması ve eski yapının genel olarak korunması esastır. Restorasyon çalışmalarında çimentonun kullanması uygun değildir, yapılan çalışmaların mutlaka ilgili kurumlar tarafından denetlenmesi gerekmektedir. Genelde yapılan restorasyon çalışmalarında hatalı uygulamalar yapılmaktadır, şahit olduğumuz zaman zaman fotoğrafladığımız yapılarda sürekli olarak eksiklikler ve yanlışlıklar bulunmaktadır, Çoğu zaman denetimsizlikten dolayı aslına uygun yapılmayan restorasyonlar, onarımlar ve cephe iyileştirme çalışmalarına şahit olmaktayız" dedi.

 

 

KARA MUSA CAMİİ TARİHÇESİ
Cami, Beykapısı mahallesinde yer almakta olup, altı kitabesi bulunmaktadır. Maalesef
camiyi yaptıran ve adını veren "Kara Musa" ismine kitâbeler de rastlanamamıştır. Çünkü
camiyi her tamir eden zat, yapıya kendi kitabesini yerleştirmiş ve önceki kitabeyi
söktürmüştür. Böylece Urfadaki birçok eski camide olduğu gibi bu camide de eski kitabeler
kaybolmuştur. Aslında Kara Musa Camiini 1552 tarihinde Kara Musa adında bir zat
yaptırmıştır. Caminin batısı pencere altı kitabesinde; 1747 (hicri 1160) tarihinde tamir edildiği
yazılıolup tamir edenin adı verilmemiştir. Son cemaat yeri kitâbesinde; caminin tamirini 1671 11
(hicri 1082)’de Muhammed oğlu Abdurrahman Çelebi’nin yaptırdığı yazılıdır. Cami
avlusunun batı kapısı kitâbesinde ve minare kaidesi batı kitabesinde; Firuz Bey tarafından
1780 (hicri 1195)’te tamir edildiği yazılıdır. Caminin avlusunda güney kapı kitâbesinde; Hacı
Firuz Bey’in Kızıl Camii (Ulu Camii) ve Ağ Camii (Nimetullah Cami)’yi tamir ettirdiği,
şehre çeşmeler yaptığı ve son olarak bu camiyi tamir ettirdiği yazılıdır. Tamir tarihi olarak
1780 (hicri 1195) tarihi verilmektedir. Halkın anlattığına göre cami avlusunda fıskiyeli
kocaman bir havuz varmış ve mahallenin çocukları bu havuza girerlermiş. Sonra bu havuz da
kaldırılmış. Cami içinde yer alan bir stun üzerinde bir kitabe parçası vardır. Ters bir şekilde
yerleştirilen bu kitabe parçası tek başına bir anlam ifade etmemektedir. Muhtemelen başka bir
yapıdan getirilip buraya yerleştirilmiştir.