100 milyon dolar harcadıkları Erciyes projesiyle Kayseriyi kış turizminin merkezi yapacaklarını söyledi. Son yıllarda Anadolu kentleri hızlı değişim, dönüşüm içinde. Özellikle deKayseri. Çünkü bu şehir birçok alanda kendini, hatta ülke sınırlarını aştı. Adeta bir başarı hikâyesi haline geldi. Şehrin insanından yöneticisine herkeste hiçbir şeyi devletten beklememe ahlakı gelişmiş.
Öyle ki Başkan Özhaseki gösterdiği tüm yatırımları anlatmaya Bu proje için devletin kasasından bir kuruş çıkmadı diyerek başlıyor. Normalde devletin yapmasına alışık olduğumuz stat, spor salonları, ulaşım, kentsel dönüşüm, baraj gibi hacimli ve maliyetli yatırımların hepsini kendi kaynakları ile yapmışlar.
Açıkçası başkanı dinlerken Özhaseki gerçekten Kayserili. Ticareti çok iyi biliyor diye düşünüyorsunuz. Çünkü eski stadı satıp elde ettiği parayla Türkiyenin en modern stadını, lüks spor salonlarını ve ilave tesislerini yaptırmış.
Projeyi devlete götürürken Sizden para istemiyorum. Engel olmayın yeter demiş. Yamula Barajını da aynı yöntemle yapmış. Başkan, Böylece Kayseriye denizi getirdik diyor. Üstelik bu barajın etrafına su sporları merkezi de inşa ediyorlar. Bugün üniversitelerde örnek proje olarak okutulan arıtma sistemini yine kendi imkânları ile yapıp bitirmişler. Başkentin ya da İstanbulun çözmeye çalıştığı sağlıksız yapılaşmayı çok önceden çözmüşler. 40mahalle kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmiş.
ALTYAPI ÇALIŞMALARI ÇÖZÜLDÜ
Üstelik ev sahipleri ne evlerinin damına çıkıp yıkımaengel olmaya çalışmış ne de kendini yakanlar çıkmış. Bilakis belediyenin önerdiği projeye destek vermişler. Kayserinin,Kayserilinin anlatacak çok projesi ve gururlagöstereceği çokeserivar.Fakat bunların içinde bir tanesi hacmi ve ufku itibariyle hemen ayrılıyor. Malum olduğu üzereKayserinin sembolü Erciyes Dağı.Hakkında efsaneler üretilen, yılın her dönemi karla kaplı bu dağı paraya çevirmek isteyenKayserililer devasa bir projeye soyunmuş. BaşkanÖzhaseki Kayserinin tüm altyapı sorunlarını çözdük. Üst yapıda da sona geldik. Artık bu şehrin geleceğini şekillendirmenin zamanı.Kayseri bir sanayi şehri amakültür ve sporda, turizmde hakettiği yerde değil. En başta Erciyes gibi bir servetimiz var amaparaya çeviremiyoruz. Bu durum Kayserililiğe yakışmıyor diyor.
250 MİLYON EUROLUK PROJE
Başkan Özhaseki ile projeyi yerinde inceledik. Açıkçası anlattıkları sıra dışı. Öncelikle Türkiyede daha önce yapılmayan bir şeye soyunmuşlar. 200 kmyi bulan kayak pistleri ile ErciyesDağını bütün olarak turizme kazandırmayı hedefliyorlar. Projeyi Cumhurbaşkanı Gül de çok benimsemiş ve her fırsatta desteğini dile getiriyor. Şu ana kadar belediye kaynaklarından 100 milyon dolar harcamışlar. Projenin toplammaliyeti 250milyoneuro. Açıkçası başta Bolu olmak üzere birçok şehrimizin TürkiyeninDavosu olmak gibi hedefleri vardır.
Ama projenin çapı,albenisi kıyaslandığında Erciyes açık ara öne çıkıyor. Kayserililer Kayserililiklerini burada da göstermişler ve lüzumsuz engeller çıkmasın, maksimum kârlılıkla projeler hayata geçirilebilsin diye Erciyes Dağını satın alıp belediyeye tapulatmışlar. Şimdi oteller, kongre merkezleri, tatil köyleri ve kayak tesisleriyle örnek bir projeyi hayata geçiriyorlar. Baştada söylediğimgibi bu işi de devletten beklemek yerine kendi imkanlarıyla ve Ankarayı zorlayarak yapıyorlar. 3 ile 5 bin kişinin istihdamedileceği Erciyes Projesi ile 800 olan yatak kapasitesi 5000e çıkıyor. 9 kmlik pistleri de 200kmye çıkacak.
Projeye bütün olarak baktığınızda biraz iddialı gelebilir. Fakat yapılanları gezip, hele de yapanların ufku ve heyecanını yerinde görünce bu işi de rahatlıkla yapacaklarına inancınız pekişiyor.Kayseriden Ankaraya dönerken radyoda Yunanistanın ekonomik krizden çıkmak için yaptıklarını dinliyordum. Benden tavsiye; gelip birazKayseride kalsınlar. HemnefisKayseri yemekleri ile mideleri bayrameder hem deKayserinin girişimci ruhu ve ticari kabiliyetinden bir şeyler kapıp ülkelerini düzlüğe çıkartabilirler.
Büyümesi dünyaya örnek
Hatırlanacağı gibi Kayserinin girişimci ruhu ve kabuğunu kıran büyümesi dünya gündemine de oturmuş, hatta İslami Kalvinizm kavramı ile de uluslararası boyutta tartışılmıştı. BBC ise Kayseriyi merkeze alan İslami Kalvinizm tartışmasını haberleştirirken Yükselen girişimci ruhun merkezi tanımlamasını yapmıştı. Aslında bu tartışma 7 yıl öncesine ait. Eğer söz konusu araştırma bugün yapılsa ortaya çok daha parlak sonuçlar çıkardı çünkü son 7 yılda Kayseri kendini birkaç kez daha aştı. Geçtiğimiz hafta sonu Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki ile Kayseriyi konuştuk. Baştan söyleyeyim BBCnin Yükselen girişimci ruhun merkezi tanımını eksik buldum. Kayseride bir girişimci ruh var. Ama aynı zamanda minnet etmemek gibi bir hasletleri de var.
Dolmuş kullanılmayan tek şehir
Kayseri bugün modern bulvarları, geniş parkları ile rahat yaşanılan bir şehir görüntüsünde. Türkiyede dolmuş kullanılmayan tek şehir. Av rupada görüp imrendiğimiz bisikletler de Kayseride kullanılıyor. Toplu taşıma ise modern ve en önemlisi rayların olduğu bölümler çimle kaplanmış. Ya ni hem rahat hem de göze hoş geliyor. Ay rıca tarihi çok zengin olan şehri gezmeye gelenlerin rehbere ihtiyaç duymadan şehri dolaşabilmesi için kaldırımları farklı renklerde döşemişler. Üniversitelerde de durum aynı. Şehre İngilizce eğitim yapan ikinci bir devlet üniversitesi kurmak isteyen Kayserililer gerekli başvuruyu yaparken yine biz kendi imkanlarımızla yaparız demişler. İşadamlarının kapısını çalan Özhaseki gerekli sermayeyi de hemen temin etmiş.
Kaynak: Adem Yavuz ARSLAN / BUGÜN