Bu da esnaf açılımı
Yeni esnaf stratejisi paketini açıklayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Stratejik eylem planı, Türkiye'de esnaf ve sanatkarlara küresel pazarlarda da rekabet gücü kazandırmayı amaçlıyor. Esnaf ve sanatkarlara kullandırılan yüzde 50 faiz desteğine devam edeceğiz ve uygun şartların devamını sağlayacağız. Esnaf muaflığı kapsamındaki meslek kolları için vergiden muaf esnaf belgesi uygulaması getiriyoruz. Esnaf ve sanatkarların AB programından yararlanması için 14 milyon avroluk kaynak kullanacağız" dedi.
Erdoğan, küçük sanayi sitelerinin yapımında TOKİ'nin imkanlarını da kullanacaklarını belirterek, "Özellikle KOSGEB aracılığıyla esnaf ve sanatkarın değişim ve dönüşümüne katkı sağlayacak yenilikçilik ve girişimcilik projelerini destekleyeceğiz. İşini kaybeden ya da bırakan esnafa yönelik dönüşüm projeleri desteklenecek" diye konuştu.
Esnaf ve Sanatkarlar Değişim, Dönüşüm, Destek (3D) Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nın basına tanıtım toplantısı, Dolmabahçe'de bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla gerçekleştirildi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergun, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'in de hazır bulunduğu toplantıda, yeni esnaf stratejisi paketini açıklayan Erdoğan, eylem planının 7 ana başlıktan oluştuğunu söyledi. 2008 yılının sonlarından itibaren gelişmiş ülkelerde ortaya çıkan finans krizinin, zamanla tüm dünyayı etkileyen küresel bir krize dönüştüğüne dikkat çeken Erdoğan, "2009 yılında dünya ekonomisi, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra ilk defa reel olarak küçüldü. Küresel ekonomiye entegre olmuş her ülkenin bu krizden az ya da çok etkilendiğini görüyoruz. Türkiye bu krizi son derece hazırlıklı şekilde karşılamıştır. 2002 yıl sonundan itibaren gerçekleştirmiş olduğumuz yapısal reformlar, krizin ülkemiz üzerindeki etkilerinin diğer ülkelere nazaran kısıtlı kalmasını sağlamıştır. Krizin sinyallerini aldığımız ilk andan itibaren akılcı ve zamanında tedbirler almak suretiyle dağılan piyasaları genişletecek, iç
talebi canlandıracak ve reel sektörün krizden güçlenerek çıkmasını sağlayacak adımlar attık. 2008 sonundan itibaren geçici bir daralma sürecine giren Türkiye ekonomisi, 2009'un son çeyreğinde beklentileri de aşmak suretiyle yüzde 6 gibi bir büyüme kaydetmiştir" dedi.
"İHTİYAÇLAR SINIRSIZ, KAYNAKLAR SINIRLIDIR"
Başbakan Erdoğan, bu yılın ilk çeyreğinde bütçe performansı, sanayi üretimi, iç talep ve ihracatta yaşanan olumlu gelişmelerin, gelecek adına umutların artmasına vesile olduğunu söyledi. Dün İMKB'nin ulaştığı tarihi seviyenin, Türkiye ekonomisindeki hızlı ilerlemenin somut göstergelerinden biri olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "2009 yılında dünya ticaret hacmi daralırken, ihracat gerilerken, Türkiye doğu ve güneyindeki 22 ülke ile ticaretini ortalama yüzde 100 oranında arttırma başarısını gösterdi. Biz ekonomiyi göstergelerden, grafiklerden, dijital ekranlardan değil, sokaktan, çarşıdan, pazardan, ekonomik gelişmelerin insanımıza yansımasından takip ediyoruz. Ekonominin temel ilkelerinden biridir, ihtiyaçlar sınırsızdır, kaynaklar ise sınırlıdır" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Elbette ideal noktada değiliz, yoksulluk ve işsizlik problemini çözdüğümüz iddiasında değiliz. Politikalarımız sayesinde Türkiye'nin bu kronik problemleri de değişim sürecine girmiş, çözüm umutları da daha da güçlenmiştir. Enflasyon gibi bir sorun, iktidarımız döneminde Türkiye'nin öncelikli sorunu olmaktan çıkmış, tek haneli oranlara çekilerek çözüm yoluna girmiştir. Süreç içerisinde imkanlar el verdikçe, toplumun değişik kesimlerine yönelik iyileştirmelerimiz oldu" açıklamasında bulundu.
Esnaf ve sanatkarların, ekonomik büyümeye katkı sağladığını, sosyal istikrarı ayakta tuttuğunu belirten Erdoğan, bugün 491 meslek kolunda faaliyet gösteren 1 milyon 900 binin üzerinde esnaf ve sanatkar bulunduğunu söyledi. Erdoğan, "Esnafımızı, sosyal dokumuzun temel taşı olarak görüyor, bu emanete sahip çıkmak için çalışıyoruz. Esnafımızı rahatlatmak, sorunlarını çözmek, imkanlarını arttırmak için çok önemli adımlarımız oldu" diye konuştu.
Esnafın kullandığı kredi miktarının, AK Parti iktidarı döneminde arttığını belirten Erdoğan, "Esnafımızın kullanabileceği kredinin üst sınırını da 5 bin lira idi, kooperatifin mali yapısına göre 35 bin ya da 50 bin liraya kadar çıkarttık. Sivil affıyla Merkez Bankası nezlindeki negatif kayıtları sildik, esnaf ve sanatkarımıza yeniden kredi kullanabilme imkanı oluştu. Dünyadaki hızlı değişim ve özellikle de Avrupa Birliği katılım sürecimiz, esnaf ve sanatkarımızı da değişime zorluyor" ifadelerini kullandı.
"TEMEL HEDEFLERE ULAŞABİLMEK İÇİN 7 ANA BAŞLIK BELİRLEDİK"
Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü. "Sanayi ve Ticaret Bak ye entegre olmuş her ülkeninanlığı ilgili kamu kurumları, meslek kuruluşları, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının da katılımıyla Esnaf ve Sanatkarlar Değişim, Dönüşüm, Destek Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nı hazırlamıştır. Bugüne kadar esnafla ilgili yapılan ilk ve en kapsamlı çalışmaya imza atmış bulunuyoruz. Bu belge ile esnaf ve sanatkarların gelecek perspektifini oluşturmak için temel hedef, öncelik ve tedbirleri belirledik. Bu konuda vizyonumuz büyümeyi, sürekli gelişmeyi ve kalıcı olmayı hedefleyen, ahlaki değerlerden taviz vermeyen, gelişmeleri takip eden, teknolojiyi kullanan, müşteri ile bire bir ilişki kurarak özel mal ve hizmet üretebilen, ortak çalışmaya açık bir esnaf ve sanatkar kesimi oluşturmaktır."
Temel hedeflere ulaşabilmek için 7 ana başlık belirlediklerini belirten Erdoğan, başlıkları "Kredi ve finansman şartlarının iyileştirilmesi",
"Vergi, istihdam ve diğer yükümlülüklerin azaltılması",
"Eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin geliştirilmesi",
"Yenilikçilik ve girişimciliğin geliştirilmesi",
"Altyapı, kümelenme ve ortaklık faaliyetlerinin desteklenmesi",
"Hukuki düzenlemelerin yapılması",
ve "Esnaf ve sanatkarların Avrupa Birliği programlarından faydalanmasının sağlanması" olarak sıraladı.
Erdoğan, bu 7 ana başlık altında 30 tedbir belirlendiğini ifade ederek, "Belirlediğimiz bu tedbirlerin hangi kurumlar tarafından hangi takvimde hayata geçirileceğini bir programa bağladık. Yönlendirme komitesini de oluşturduk. Bu stratejik eylem planı, Türkiye'de esnaf ve sanatkarlara küresel pazarlarda da rekabet gücü kazandırmayı amaçlıyor. Halk Bankası tarafından esnaf ve sanatkarlara kullandırılan yüzde 50 faiz desteğine devam edeceğiz ve uygun şartların devamını sağlayacağız. KOSGEB desteklerinden etkin bir şekilde yararlanmaları amacıyla esnaf ve sanatkarlarımızı öncelikli hale getireceğiz. Yeni destek projelerimiz, nokta atışı olacak. KOBİ'lerin ve esnafın çağa uygun yapısal dönüşümlerini hızlandıracak ve destekleyici olduğu kadar yönlendirici özellikleriyle de önemli bir rol üstleneceklerdir. İstihdam ve diğer yükümlülüklerin azaltılması başlığı altında bir taraftan kayıt dışı ile mücadele ederken, diğer taraftan esnafın üzerindeki yükleri kaldırmanın gayreti içinde olacağız. Esnaf muaflığı kapsamındaki meslek kolları için vergiden muaf esnaf belgesi uygulaması getiriyoruz. Gelir vergisi kanunu tasarısında basit usulden gerçek usule geçen esnaf ve sanatkarların şartlar oluştuğunda basit usulde vergilendirilmelerini sağlayacak düzenlemelere yer vermeyi planlıyoruz" dedi.
Özellikle KOSGEB aracılığıyla esnaf ve sanatkarın değişim ve dönüşümüne katkı sağlayacak yenilikçilik ve girişimcilik projelerini destekleyeceklerini belirten Erdoğan, işini kaybeden ya da bırakan esnafa yönelik dönüşüm projelerinin de destekleneceğini ifade etti.
"TOKİ'NİN İMKANLARINI DA KULLANACAĞIZ"
Erdoğan, esnaf ve sanatkarlarla üniversiteler arasındaki işbirliğinin de geliştirileceğine dikkat çekerek, "Küçük sanayi sitelerinin, altyapı inşaatlarının tamamı, üst yapı inşaatlarının ise yüzde 70'ine kadar olan kısmına kredi desteği sağlıyoruz. Bundan sonra küçük sanayi sitelerinin yapımında TOKİ'nin imkanlarını da kullanacağız. Ortak atölye, test analiz merkezi gibi ortak kullanım al ye entegre olmuş her ülkeninanları oluşturarak, düşük maliyetle ve daha fazla kalite üretim yapmayı
kolaylaştıracağız. AB katılım öncesi yardım aracından yararlanmak için bölgesel rekabet edebilirlik operasyonel programını hazırladık. Bu programa göre yaklaşık 14 milyon avroluk kaynağı esnaf ve sanatkarlarımız da dahil olmak üzere programdan yararlanabilecek ilgili tüm tarafların proje hazırlama ve geliştirme kapasitesini arttırmak üzere kullanacağız" diye konuştu.
Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ekonomik, sosyal, kültürel hayata ve istihdama sağladığı katkıyı dikkate aldığımızda esnaf ve sanatkar kesime yönelik önlemlerin alınması kaçınılmazdır. Esnaf ve sanatkarların değişim ve dönüşüme ayak uyduramadıkları takdirde sorunları katlanarak devam edecektir. Esnafın zayıf yönlerini güçlendirmek mümkün olacaktır. Hükümetimiz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da esnafın yanında olmaya devam edecektir. Hazırladığımız eylem planının takipçisi olacağız."
Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Erdoğan, büyük marketler yasasıyla ilgili soru üzerine, "Bu konuyla ilgili olarak, şu anda henüz meclise sevk edilmiş değil. Brifing aldık, değerlendirmeler yapılıyor. Anayasa değişikliği ile ilgili çalışmalar sebebiyle gündemde sarkma var. En kısa zamanda içerisinde meclise göndereceğiz" dedi.
Erdoğan, vergiden muaf esnaf belgesi uygulamasının detaylarıyla ilgili soruyu, "Bir kısım esnafımızın bütçesiyle alakalı olarak belge vereceğiz, vergiden muaf olacaklar. Belli çizgiyi yakaladığı anda onlar da vergi dairesinin içine girecek. Şu anda bununla ilgili çalışmaları da arkadaşlarımız tamamlamak üzere. Bunları da ayrıca açıklayacağız" diyerek yanıtladı.
"ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNİ BİR KENARA KOYALIM DİYEMEYİZ"
Büyük alışveriş merkezleri ve süper marketleri ile ilgili soru üzerine Erdoğan, "Büyük alışveriş merkezleri veya süper marketlerin bakkallarla işbirliğine girerek, bayi gibi çalıştırmalarını sağlayacak bazı adımların atılması sağlanabilir. Hem taze ürün, hem daha ucuz ürünü bu şekilde temin ederek satmalarını sağlayabilirler.
Artık 'alışveriş merkezlerini bir kenara koyalım, alışveriş merkezleri olmasın, Pazar günü çalışmasın' böyle bir anlayışın olması mümkün değil. Biz burada halkın talebini öncelikli olarak düşünmek durumundayız. Bakkalların ortak tedarik merkezleri oluşturulmalı ve tedarik merkezleriyle bu yapılırsa, o da yine taze ürünü temin etme imkanını bulacaktır. 30 yıl öncesinde kalamayız" açıklamasında bulundu.
İşsizlik konusunun yapısal değil, sanal bir sorun olduğunu belirten Erdoğan, emek sömürüsü yapıldığını söyledi. Erdoğan, "Bunu özellikle tekstil sektöründe, bayanların istihdam edildiği yerlerde acımasızca görüyoruz. Sosyal güvencesi noktasında bile bu tür acımasız davranışlar olduğunu görüyoruz. Sıkıştırdıkça bu defa feryada başlıyorlar. Bu işin üzerine üzerine gideceğiz. TOBB olarak çözdünüz çözdünüz, çözmediğiniz takdirde dolaştığımız illerde sanayi ve ticaret odalarıyla birebir biz görüşeceğiz. Onlarla bu işi birebir konuşarak anlaşacağız. Emeği sömürerek 'ben zengin oldum' d ye entegre olmuş her ülkeninemek olmaz. İşadamlarımızın üstünde büyük görev var" dedi.
Gelir vergisi reformuna ilişkin soru üzerine söz alan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de, "Çalışmalar devam ediyor. Yeni gelir vergisi reformu yapılmasa da, planda ön görülen eylemler gerçekleştirilebilir. Geliş vergisi kanununun 9. maddesinde kimlere muafiyet belgesi verileceği açık şekilde ifade edilmiştir" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, belediyenin dar gelirliye yönelik ucuz ekmek üretimi konusunda eleştiride bulunan esnafa yanıt verdi. İstanbul'a belediye başkanlığı Yaptığını hatırlatan Erdoğan, "Ekmeğin kalitesinden tut, af edersin içinden çıkanlara varıncaya kadar öyle ekmekler önümüze gelirdi ki, içinde ne ararsan var. İstanbul'un Halk Ekmeği de öyleydi. İçeride mahlukların cirit attığı bir yer halindeydi. Öyle bir yeri devraldık, tamamen paslanmazdan, el değmeden ürünün çıkabileceği hale getirdik. Fırınlarımız böylemiydi. Depoları bizzat kendim inceledim. Neler vardı neler. Şimdi ciddi değişim oldu. Belediyelerdeki bu değişim, onları da bir yere getirdi. Yeri geliyor belediyeler bedava ekmek dağıtıyor. Bu bir rekabet alanıdır, bu rekabet alanı içerisinde fırıncılarımız da kendini gösterecek. Bütün belediyeler zaten ekmek ihtiyacını karşılayacak durumda değiller" ifadelerini kullandı.
İHA