Birlik Olalım Da Nasıl?
Birlikten kuvvet doğar. Birlik olanlar yenilmezler, mağlup olmaz, galip gelirler. İnsanları yekvücut eden vahye dayalı sistem ve ilkelerdir. Bunun dışındakiler birlik oluşturamazlar. Görünürde birlikte bile görünseler birlikleri geçicidir. Birlikler kalıcı olamaz, Bir sistem düşünün, laikleri, ladinleri, Kemalistleri, balyozcuları, hortumcuları, putçuları, Alevileri, Sünnileri, Türkleri, Kürtleri, Çerkezleri. Lazları, zazaları vs.leri bulunsun. Çoğunluğu Sünni olsun. Ancak yönetim ve hâkimiyet azınlıkta olsun, bu gün katil esed’i azınlıkla eleştirenler, cumhuriyet döneminde yaptıklarına bir geriye baksınlar İnananlara yapılanlara bir gözleri önüne getirsinler, baksınlar, kendi zulümlerini görsünler ve utansınlar. Bu zulümcü azınlığın sayısı Nusayrilerin sayısını geçmez.
Ancak bu azınlık bugüne kadar ipi ellerinde hep bulundurmuşlar, Sopalarını inananların başında bekletmişler, korkutmuşlar, sindirmişler, alnı secde gören hiçbir fert devletin aslı görevlerine, hele siyasete hiç karışamaz demişler, birazda başarmışlar, bu durum tam seksen küsur sene kadar devam etmiş, Allaha şükür bugün bir imam-Hatipli Başbakan, alnı secdeli, Cumhurbaşkanımız var. Nerede ise çıldıracaklar, eski alışkanlıklarını özlemişler, çünkü onlara göre inançlı insan dünya işlerini pek anlamaz. İyi yolda olmakla beraber, çürümüş sistem aynen devam ediyor. İçki fabrikasının başına sakallı, dindar birini müdür atasanız, fabrika içki üretimine aynen devam eder, içki yerine şeker üretmez. Müdürün dindar oluşu neyi değiştirir. Şahıslardan ziyade biz sistemleri eleştiriyoruz. Birlik beraberliğin oluşması isteniyorsa, önce asırlar gerisindeki kokmuş sistemlere neşter vurulması lazım. Dayatmacı, buyurgan, korumacı ilkelerden, vazgeçilmeli, Terör kelimesi ile yatıyor kalkıyoruz.
Önce terörün ne olduğunu bilmek lazım, son Gaziantep saldırısı ile bazı şeyler daha da netleşiyor. Antep olunca özel bir tepki gözlerden kaçmıyor, terör karşısında birlik olalım da neden başka yerlerde cenazeler olunca, Yürekler yanınca aynı tepki gösterilmiyor. Bazıları bu yazımdan art niyet araya bilir.Aynı iş adamlarımız aynı duyarlılığı Uludere için niçin göstermediler,ben bir vatandaş olarak soruyorum.Terörün her çeşidine lanet olsun,Milletin meclisinde halkın oyları ile seçilmiş bir bayanı, bu kadına haddini bildirin diyen, zihniyet terör değil de nedir?Bu yarayı nasıl tamir edeceksiniz unutuldu mu? Zannediyorsunuz, Kanunsuz bir şekilde müebbet hapisle cezalandırılan inançlı insanlara yapılan terör değil de nedir? Yutulacağını mı sanıyorsunuz, Bir metre bez parçası için binlerce kız çocuklarını üniversite kapısından kovan, bir zihniyet ve şakşakçıları terörist değil de nedir? Bir gecede irticacı partiyi kapattık dedikten sonra, leşlere konar gibi, devlet, millet paralarını kendi çıkarları için zimmetlerine geçirenler, bankaların içini boşaltanlar, yazlık kışlıkta hayat sürenler, terörist akım değil de nedir? Din dışı bütün akımlara sonsuz özgürlük tanıyan, inananlara hayat hakkı tanımayan, dini Camilere mahkûm eden zihniyet topluluğu terörist değil de nedir? Zinayı resmen zina olmaktan çıkaran, zihniyet ne ile izah edilebilir. Faizi teşvik eden insanları daha da fakirleştiren, bU sistemi ballandıran, her türlü desteği esirgemeyen, bir avuç mutlu azınlık, bir eli yağda bir eli balda olanlarla nasıl birlik olacağız. Yurtlarda kız erkek öğrenciler beraber olsun, bu ayırımdır diye dinimizle resmen alay eden seçkinlerle nasıl bir ve beraber olacağız. Okullarımızda dini dersler mecburi olması gerekirken, seçmeli ders olarak bir iş yaptığını sananlarla nasıl beraber olacağız.
Gücümüz bu kadar diyenlere, halk sizi seçmiş yapacaksınız. Halk mazereti kabul etmiyor, şikecilere özel kanun çıkaran, tahliyelerine imkân tanıyanlarla nasıl beraber olacağız. Sporun her çeşidine dinden daha fazla tolerans tanıyanlarla hangi yüzle beraber olacağız. Küresel güçlerle sarmaş dolaş olan, dünyayı bilhassa İslam coğrafyasını kan gölüne çeviren, kanlı tablolara seyirci kalan, beşli çete ve yandaşları ile nasıl bir ve beraber olacağız. Devlet kesesinden kimine kepçeyle, kimine kaşıkla veren, açlık sınırının altında hayat süren milyonlarca emekliye kulak vermeyenlerle nasıl bir ve beraber olacağız. Bu arada hakkını yemeyelim Sayın Başbakan öğrenci harçlarını kaldırmış çok insanın duasını alır. Tabana yayılan bir durumdur. Alkışlıyorum. Ülkemizde insanların %24 babasızmış (basından okudum) her beş aileden biri boşanmakla karşı karşıya imiş, sarhoş kafalar her gün trafik canavarı ile can almaya devam ediyor, bu kitle ile nasıl bir araya geleceğiz. Ülkeyi bunca yıldır çıkarları için sömürenler, özel kanunlarla korunanlar, hiç birisinin çocuğunun burnu bu vatan için kanamayanlarla nasıl bir ve beraber olacağız.
Bizler bir ve beraberiz, kudurgan azınlıklar çoğunluğa uysun mesele biter. Yazımdan gocunanlara diyorum ki, vatan bayrak bizim. Ben din için namus için vatan için canımı vermeye hazırım. Kulelerden bizi seyredenler, birlik nutukları atanlar ya siz? Samimi olun korku imparatorluğundan vazgeçin, özgürce herkesin dini kendine o zaman belki bir oluruz. Bizler neyiz ki, Rabbimizin rahman sıfatı var, o insanlara dünyada belki düzelirler diye mühlet veriyorsa, bizde ya Rab bu asilere hidayet ver diye dua ediyoruz. Birlik dirliğe dinamit koyanlara fırsat verme Allahım. Vesselam.
