Belediye Çıldırmış Olmalı!..

Belediye Çıldırmış Olmalı!..

Futbolla ilgili konularda daha evvel yazı yazmayı düşünmüştüm, ama hep erteledim. Ta ki belediyenin meclise getirdiği "Şanlıurfa Spor'a Maddi Destek"  teklifini görene kadar. Bu teklif bardağı taşıran son damla oldu…

Şanlıurfa Belediye Meclisi Ocak Ayı 2. Birleşim Toplantısında görüşülen ve oylamaya sunulmadan geri çekilen "Şanlıurfa Spor'a Maddi Destek" amacıyla su faturalarına ayda 1 TL yansıtılması kanun teklifi, birçok kişinin başını yakabilir.

Öncelikle belediye hangi kanuna dayanarak böyle bir teklifte bulunuyor?

Belediyenin görevi Urfaspor'un başarısı için mi çalışmak, yoksa Urfa'nın alt ve üst yapıları için mi çalışmak?

Bu memleket Fakıbaba'ya, bu şehre belediyecilik bakımında hizmet yapmak için mi oy verdi, yoksa Şanlıurfaspor'u şampiyon yapması için mi?

Futbol neden futbol severlere bırakılmıyor? Futbol severlerden daha fazla siyasi rant elde edebilmek için neden kamu malı kullanılıyor? Neden millet soyulmaya çalışılıyor?

Şu iyi bilinsin ki; yerel yönetimlerin profesyonel kulüplere yardım yapabilmesi için yasal dayanak yok!..

Velev ki yasal bir kılıf bulundu. O zaman da bunu su faturalarına yansıtarak almak tamamen zorba bir bağış yöntemi olur…

Şu sözlere bakın AK Parti Belediye Meclis Üyesi Ahmet Düşünür, teklife sıcak baktıklarını ancak su tahsilât gişelerinde mutlaka yazılı matbuat bulundurulmalı diye itiraz ederken; Şanlıurfaspor Kulüp Başkanı Habib Arslan; "bu yöntemle su abonesinden para almak imkânsızdır. AK Parti'nin istediği gibi evet dersek, kimden ne alacağız." Diyerek, katakulli ile halktan para alınacağını ima etti...

Hiç kimse halka zorla bağış yaptıramaz!.. Belediyenin böyle bir girişimde bulunması halinde tüketici derneklerin davalarına hazır olmalı!..

1 TL çok aileye külfet getirmez ama, Şanlıurfa'da aylarca evlerinde bir lokma aş pişiremeyen ve her gün ellerinde yardım kapları ile sıcak bir çorba almak için kuyruklarda bekleyen ve sayıları binlerle ifade edilen bu kişilerden bağış adı altında futbol için zorla para toplamaya kalkışmak, hiçbir vicdana sığmaz!..

Bu insanlar evlerinde sıcak bir aş bulmazken siz bu insanlardan toplayacağınız zorlu bağışları, keyif ve sefaya harcamak üzere futbola tahsis etmeniz, toplumun vicdanında açacak yarayı düşündünüz mü?!?

Millet asgari ücretli bir işe yerleşmek için, en üst makamların kapısını çalarak torpil yaptığı, binlerce üniversite öğrencisi şu an asgari ücrete tabii olarak çalışmak zorunda olduğu bir ortamda bir futbolcuya her sezon 100 milyarlarca paralar ödeyebilmek için bu milletin cebine göz dikerseniz, milletin buna tepkisi çok sert olur…

Ayrıca, Urfa Belediyesi'nin profesyonel futbol takımı var. Neden bu bağış ona değil de Urfaspor'a?

Şunu hemen belirtmeliyim ki "polis gücü" adı altında spor faaliyette bulunan polislere nasıl el çektirildiyse, belediyeler dâhil tüm kamu kurumları bu gibi etkinliklerden el çektirilsin!..

Bırakın sportif faaliyetler sivil ve gönüllü kişiler yapsın. Siyaseti, sembolü "barış ve kardeşlik" olan  bu aktiviteden çıkarın!..

Ama illa ki katılmak istiyorsa, gençlere yönelik bir çok spor salonları, spor tesisleri ve yüzme havuzları gibi etkinliklerle sportif aktivitelere katılabilirsiniz…

Sizce bir belediyenin profesyonel futbol takımının olması doğru mu? Ya da belediye asli görevini bırakarak o şehir takımı için yardım kampanyası, sorunlu bağış toplaması, doğru bir şey mi?..

Burada kısa bir süre önce kombine bilet satmakla bu işlere bulaşan valiliğe de bir çift söz söylemek lazım.

Valilik bu biletleri kime sattı? Tabi ki kurumlara ve kurum çalışanlarına…

Ki bu kişilerin çoğu Urfalı bile değillerdi. Bir memuru görev yaptığı ilin futbol takımına zorunlu bağış yamaya zorlamak kime ne kazanç sağlar?

Bir Vali emrinin altında bulunan kamu çalışanlarını zorunlu bağışa tabi tutabilir mi?

Bir zamanlar Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü de, sürücü belgesi almak isteyenlerden Urfaspor için zorla bağış(!) alınıyordu. Hala da bu uygulama devam ediyor mu, bilmiyorum…

Oysa zorla bağış yaptırmak, 5237 sayılı TCK'nın 257. maddesine göre suçtur!..

Bu zorunlu bağışı yaptıran suç işlemektedir. Bu kişinin müdür veya mülki amir olması kanun karşısında far etmez.

Bakın biz iki şeyi birbirine karıştırmayalım!..

Birincisi, bir şehrin Valisi, Belediye Başkanı ve diğer kamu yöneticileri, o şehrin tüm sosyal aktivitelerine manevi destekte bulunmaları lazım. Yeri geldiğinde o aktivitelere maddi destekte de bulunabilir. Ve halkın da destek olması için öncülükte edebilir. Ama bunu, elinde bulunan yetkiyi kullanarak zorla yaptırmamalı…

İkincisi, halktan Urfaspor için yardım toplanacaksa; bütün su veznelerine elektrik veznelerine hatta çarşıda oluşturulacak seyyar büfelerde bağış makbuzu bulundurularak gönüllü bağış toplanabilir. Bir de maç biletlerini yüksek fiyatla satarak bütçe gelirini artırmak mümkün.

Adam zaten maç sevdalısı, sevdiği takımı seyrederken ödeyeceği küçük fazlalık, onu pek etkilemez. Değil mi?..