Bayramda sunulan ikramlara dikkat!
Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Diyetisyeni Selahattin Aydın bayramda ikram edilen şeker, çikolata ve hamur işlerinde aşırıya kaçılması dumunda çeşitli rahatsızlıklara yol açabileceğini söyledi.
Bayramların bir kısmı, eş ve dostun, büyüklerin, akrabaların, komşuların ziyaretiyle geçtiğini söyleyen Dr. Aydın; Gelen misafirlere sofra açmak, ikramlarda bulunmak güzel adetlerimizdendir. Bayram ziyaretlerinde ikram edilen yiyecekler ise genel olarak tatlı grubu yiyeceklerdir. Kontrol altında yenilen ve içilen besinler bize şifa olurken; kontrolün dışında tüketilen besinler ise bizim sağlığımızı tehdit etmektedir dedi..
Ramazan ayında günlük öğün sayısının azalması ve beslenme düzeninde meydana gelen değişiklikler nedeniyle, kişiler bayramda öğün sayısının artması ve daha fazla yemek yeme istediğinden ötürü bazı sindirim sistemi rahatsızlıkları ile karşılaşabileceğini dile getiren Selahattin Aydın; Geleneksel olarak bayramda ikram edilen şeker, çikolata ve hamur işleri (börek, baklava vb) gibi gıdalar kan şekerini hızla yükselten, enerji içeriği yüksek gıdalardır. Bu gıdaları bayramda birdenbire sık tüketmek sindirim sistemi problemlerine ve kan şekerinin hızlı yükselmesine neden olarak çeşitli rahatsızlıklara yol açabilmektedir. Vatandaşlarımızın bu nedenle bayram ziyaretlerinde sunulan ikramlara dikkat etmeleri, aşırıya kaçmamaları, yeterli ve dengeli beslenme ilkelerini unutmamalıdır diye uyardı
Bunun için; Bayramda ve bayram sonrası sağlıklı beslenme önerileri
Bayram süresince de yeterli ve dengeli beslenmek için, dört temel besin grubunda bulunan besinlerden en az 3 ana ve 2 ara öğünde yeterli miktarlarda alınmalı.
Ramazan ayı boyunca daha az yemeye alışmış ve küçülen mide hacminin korunmasına yönelik tedbirler alınmalı ve Ramazan ayının sonlanması ile beraber tüketilecek yiyeceklerin miktarını aniden arttırılmamalı ve öğün araları en az 2 en fazla 4-5 saat olacak şekilde düzenlenmelidir. Her lokma ayrı ayrı bol bol çiğnenerek tüketilmeli ve hızlı yenilmemeli.
Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalı; kahvaltıda kızartma, kavurma yöntemleriyle pişirilmiş besinler yenilmemelidir. Domates, salatalık, maydanoz, taze biber vb. çiğ sebzeler bolca tüketilmeli, az yağlı peynir tercih edilmelidir. Haşlanmış yumurta tercih edilmelidir. Sucuk, salam, sosis vb yağlı besinlerden, börek vb. hamur işi gıdalardan sakınılmalıdır. Ekmek olarak tam buğday ekmeği tercih edilmesi kan şekerini kontrol altında tutar ve tokluk hissi verir.
Ramazan bayramı süresince mide ve bağırsak rahatsızlıkları yaşanmaması için fazla şeker ve şekerli gıdaların (tatlılar, çikolata vb) tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır.
Özellikle bayramda tatlı tüketimi çok isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar küçük porsiyonlar halinde tercih edilmelidir. İkramda bulunurken ise hamur işi tatlılar yerine sütlü tatlılar, taze veya kuru meyveler; şerbetler yerine taze sıkılmış meyve suyu, az şekerli limonata, ayran vb. içecekler sunulmalıdır.
Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kurubaklagiller tüketilmelidir. Yetişkin bireyler imkanlar dahilinde günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmelidirler. Lif (posa) içeriği yüksek bu besinler aynı zamanda kan şekerinin de hızla yükselmesini engellerler.
Diyabet, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanların uyguladıkları diyete bayram süresince de uymaya özen göstermelidirler.
Ramazan ayı boyunca su ve sıvı tüketimin azalmasından dolayı vücutta oluşabilen sıvı kaybının yerine konması için günde en az 2-2,5 litre su içilmeli, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlere ayran, taze sıkılmış meyve suyu, az şekerli limonata ve az şekerli komposto gibi sıvı gıdalar eklenmelidir.
Tüm bireyler dahil ve özellikle de yaşlı ve tansiyon hastaları gün boyu çay, kahve gibi kafein içeriği yüksek içecekleri fazla miktarda tüketmemelidirler.
Ramazan boyunca gece kalkıp sahur yemeği yemek, ramazandan sonra gece yeme alışkanlığı seklinde sürdürülmemelidir.
Bayramda şeker ve şekerli ürünleri aşırıya kaçmayacak miktarlarda almaya ve satın alırken Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından izinli olmasına, son kullanma tarihinin geçmemiş ve ambalajının bozulmamış olmasına dikkat edilmelidir.
Ramazan ayı boyunca enerji harcamamak için azaltılan fiziksel aktivitenin bu dönemin sonlanmasıyla birlikte arttırılması oldukça önemlidir.
Mümkün olduğunca bayram ziyaretlerine yürüyerek gidilmesi tercih edilmelidir. Fiziksel aktivitenin kan şekeri ve kolesterolü azaltmaya, kilo kaybetmeye ve bağırsak hareketlerini arttırmaya yardımcı olduğu unutulmamalı. Özellikle fiziksel aktivitenin arttırılması adına haftada 5 gün en az 30-60 dakikalık orta şiddette fiziksel aktivite yapılmalıdır.
Yemeklerde yağ olarak sindiriminde safra asitlerine gerek duyulmayan zeytinyağı kullanılmalıdır.
Yemek yedikten sonra hareketsiz kalınmamalı ve en az on dakika oturulmamalı veya uyunmamalıdır dedi.