BAŞÖRTÜLÜ RESEPSİYON DÜNYA BASININDA

BAŞÖRTÜLÜ RESEPSİYON DÜNYA BASININDA

Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna askerlerin ve CHPnin katılmaması dış basında da yankı buldu. Yabancı medya konuyla ilgili haberlerinde tartışmanın kutlamalara gölge düşürdüğünü yazdı.

BBC, türban tartışmasının Cumhuriyet Bayramına gölge düşürdüğü yorumunu yaparken. Cumhurbaşkanı Abdullah Gülün türbanlı eşinin resepsiyonda yer almasının kamusal alanda türban takılması tartışmasına sembolik bir meydan okuma olarak görüldüğü ifadesine yer verdi. BBCye göre, bu aynı zamanda hükümetin türban kısıtlamasını kaldırabileceğine dair büyüyen güveninin de bir yansıması.

BBC ayrıca, laik Türklerin, türban yasağının kaldırılmasının Türk toplumunun korkutucu bir şekilde İslamileşmesinin başlangıcı olabileceğinden korktuğunu da kaydetti.

TÜRBANI BIRAKIN, CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNE BAKIN
Economist dergisi de Türkiyedeki türban tartışmalarıyla ilgili bir makaleye yer verdi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gülün eşi Hayrunnisa Gülün geçen hafta Türkiyeyi ziyaret eden Alman Cumhurbaşkanı Christian Wulffun eşiyle birlikte tören kıtasını selamladığını yazan dergi şöyle devam etti:

Bunda sıra dışı birşey yokmuş gibi görünebilir ama 2007de generaller eşinin başörtülü olması nedeniyle, Gülün cumhurbaşkanı olması halinde müdahale tehdidinde bulunmuştu. Tehdit işe yaramadı. Ama Hayrunnisa Gül, generalleri öfkelendirmemek için geçen haftaya dek resmi törenlere katılmıyordu.

Economist, türbanın Türkiyede dindarlar ve laikler arasında süregiden mücadelenin tam ortasında olduğu yorumunu yaptı.

Dergi, dindarların türbanı bir inanç ifadesi, laiklerinse Atatürk cumhuriyetinin kalbine saplanmış bir bıçak olarak gördüğünü belirtti.

Economist, Adalet ve Kalkınma Partisinin 2007de yeniden iktidara gelmesinden sonra, türban yasağını kaldırmak için anayasa değişikliği yapmasının ardından, kapatılma tehdidiyle karşılaştığını hatırlattı.

Kılıçdaroğlu zor durumda
Abdullah Gülün atadığı Yüksek Öğrenim Kurulu Başkanı Yusuf Ziya Özcanın türbanlı öğrencilerin üniversitelere ve sınavlara girişinin engellenmeyeceğini söyledikten sonra çoğu üniversitesinin yasağı gevşettiğini belirten dergi, bunun üzerine Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkayanın Özcanın anayası ihlal ettiğini söylediğini yazdı.

Economist, bu vaziyetin CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlunu zor durumda bıraktığını söylüyor ve devam etti:

Kılıçdaroğlu partisinin eski kafalı imajını değiştirmek istiyor. AKPnin üniversitelerdeki türban yasağını kaldırma çabalarını desteklemeye söz verdi. Ama bu CHPdeki Kemalist tutucuları kızdırdı. Şimdi Başbakan Recep Tayyip Erdoğandan yasağın orta okul ve kamu kurumlarında da kaldırılmaması için güvence istiyor. Ama Erdoğan bu güvenceyi vermeyi reddetti.

Economist, Türkiyedeki laik kesimlerin, yeni anayasa değişiklikleriyle hükümetin yargıya, türbana daha sıcak bakacak İslamcıları doldurmasından endişeli olduğunu belirtiyor. Dergi yazıya şu satırlarla yazıya son veriyor:

Türk siyasetçiler bir giysi parçası üzerinde didişmek yerine, enerjilerini cinsiyetler arası eşitsizliğe harcayabilir. Dünya Ekonomik Forumuna göre Türkiyede kadınların işgücüne katılımı 1989daki yüzde 34 oranından, yüzde 26ya geriledi. Parlamentonun sadece yüzde 9u kadın. Oransal olarak en çok kadın da Barış ve Demokrasi Partisinde. Tek kadın kotası olan parti de BDP. Kürtler, üniversitelerdeki türban yasağının gevşetilmesinden yana. Bunun da en iyi anayasanın yeniden yazılmasıyla yapılacağını düşünüyorlar. Fakat Erdoğan, daha bu hafta yasakla ilgili kararın gelecek yıla erteleneceğini söyledi. Gelecek Temmuz ayında seçimler varken, bazı savaşlar henüz girmeye değer değil.