Anter'in Türkiye'ye girememe nedeni
Musa Anter'in oğlunun Türkiye'yi 40 yıl, babasının mezarını 20 yıl sonra ziyaret edebilmesinin sebebi ortaya çıktı: 1969'da Stockholm'da 1 Mayıs'a katılmak.
Diyarbakır’da 20 Eylül 1992’de uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitiren Kürt yazar Musa Anter’in, yurtdışında bulunan ve 1991’den beri Türkiye’ye girişi yasak olan oğlu Anter Anter, daha önce bir mektupla yardım istediği Başbakan Tayyip Erdoğan’ın özel izniyle geldiği Türkiye’de babasının Mardin Nusaybin’e bağlı Akarsu beldesindeki mezarında dua etti.
Radikal’in telefonla ulaştığı Anter, Türkiye’ye girişini engelleyen yasanın kalkması için bizzat çalışacağını, babasının katillerini bulmak için de yeniden dava açacağını söyledi.
Stockholm’de, Avrupa Kürt Öğrenci Kongresi’ne ve Türk büyükelçiliğine yapılan yürüyüşe katılmak ve yoklama kaçağı olmak gibi gerekçelerle Türkiye’ye girmesi yasak olan Anter Anter’in ‘özel izinle’ yurduna gelme macerası ise işadamı Adnan Yüce ile tanışmasının ardından gerçekleşti. Yüce, “Şanlıurfa’da bana sorunu aktardılar. Ben de ‘Başbakan orada Ape Musa diyor, burada oğlu giremiyor. Bu nasıl iş’ dedim. Erbil’e gidişimde de kendisine misafir oldum. Dönüşte Başbakan’a yazdığı mektubu getirdim” dedi. Yüce’nin girişimleri sonucu, Emniyet Genel Müdürlüğü, ‘Gizli’ ibareli bir yazı yazdı ve “Nedenleri saklı olmak koşuluyla”, ‘insani bazı sebeplerle’ Anter’in 1 aylığına yurda girmesine izin verildi.
BABASININ MEZARINI ZİYARET ETTİ
Geçtiğimiz hafta Türkiye’ye gelen Anter, dün bütün gün ve gecesini babasının mezarı başında geçirdi. Anter’in isteği Türkiye’de sürekli kalmasının yolunun açılması. “1969’da gittim, 72’de vatandaşlıktan atıldım. Hala nedenini bilmiyorum. Bu girişim de, ‘müsade edin de bir Fatiha okuyayım’ diye oldu” diyen Anter, önümüzdeki günlerde Başbakan Erdoğan’dan da randevu talep edecek. Kürt sorununun çözümü için rol üstlenmek isteyen Anter, “Her ne kadar sorun kökleşse de çözüm için daha umutluyum. İki tarafın oturup bu çileli işten kurtulmamız için müzakere etmesi lazım. Babam ‘ayıp olmuyor mu abi’ derdi. Hakkaten ayıp oluyor. Muhattap kim Öcalan mı, Kandil mi? Oturun, konuşun çözülsün. Yazık oluyor memleketimize. Devamlı bir halkı inkar edersen dağa da çıkar, aya da çıkar. Benim ailemde 13-14 şehit var. Türk tarafı da aynı. Yazık değil mi o askerlere. Bu kanı durduralım.”
MUSA ANTER'İN BİR KİTABI YASAKLANDI
Türkiye’ye gelmesinin ardından babasının bir kitabının yasaklanmasını anlamakta güçlük çektiğini söyleyen Anter, “Bir taraftan çok iyi bir adım atılıyor ve ben Türkiye’ye giriyorum ama bir yandan da aynı dönemde babamın kitapları yasaklanıyor. Bunu anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.
JİTEM ÖLDÜRDÜ
Musa Anter, 20 Eylül 1992’de Diyarbakır’ın Seyrantepe mahallesinde uğradığı silahlı saldırıda sol bacağına iki, kalbi ve kafasına birer kurşun sıkılarak öldürüldü. Eski JİTEM’ci Abdülkadir Aygan; Anter’in, kendisinin de içinde bulunduğu tim tarafından JİTEM için öldürüldüğünü söylerken, Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun Susurluk Raporu’nda, Anter cinayetinin Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ca planlanıp uygulandığı belirtiliyordu.
RADİKAL
Radikal’in telefonla ulaştığı Anter, Türkiye’ye girişini engelleyen yasanın kalkması için bizzat çalışacağını, babasının katillerini bulmak için de yeniden dava açacağını söyledi.
Stockholm’de, Avrupa Kürt Öğrenci Kongresi’ne ve Türk büyükelçiliğine yapılan yürüyüşe katılmak ve yoklama kaçağı olmak gibi gerekçelerle Türkiye’ye girmesi yasak olan Anter Anter’in ‘özel izinle’ yurduna gelme macerası ise işadamı Adnan Yüce ile tanışmasının ardından gerçekleşti. Yüce, “Şanlıurfa’da bana sorunu aktardılar. Ben de ‘Başbakan orada Ape Musa diyor, burada oğlu giremiyor. Bu nasıl iş’ dedim. Erbil’e gidişimde de kendisine misafir oldum. Dönüşte Başbakan’a yazdığı mektubu getirdim” dedi. Yüce’nin girişimleri sonucu, Emniyet Genel Müdürlüğü, ‘Gizli’ ibareli bir yazı yazdı ve “Nedenleri saklı olmak koşuluyla”, ‘insani bazı sebeplerle’ Anter’in 1 aylığına yurda girmesine izin verildi.
BABASININ MEZARINI ZİYARET ETTİ
Geçtiğimiz hafta Türkiye’ye gelen Anter, dün bütün gün ve gecesini babasının mezarı başında geçirdi. Anter’in isteği Türkiye’de sürekli kalmasının yolunun açılması. “1969’da gittim, 72’de vatandaşlıktan atıldım. Hala nedenini bilmiyorum. Bu girişim de, ‘müsade edin de bir Fatiha okuyayım’ diye oldu” diyen Anter, önümüzdeki günlerde Başbakan Erdoğan’dan da randevu talep edecek. Kürt sorununun çözümü için rol üstlenmek isteyen Anter, “Her ne kadar sorun kökleşse de çözüm için daha umutluyum. İki tarafın oturup bu çileli işten kurtulmamız için müzakere etmesi lazım. Babam ‘ayıp olmuyor mu abi’ derdi. Hakkaten ayıp oluyor. Muhattap kim Öcalan mı, Kandil mi? Oturun, konuşun çözülsün. Yazık oluyor memleketimize. Devamlı bir halkı inkar edersen dağa da çıkar, aya da çıkar. Benim ailemde 13-14 şehit var. Türk tarafı da aynı. Yazık değil mi o askerlere. Bu kanı durduralım.”
MUSA ANTER'İN BİR KİTABI YASAKLANDI
Türkiye’ye gelmesinin ardından babasının bir kitabının yasaklanmasını anlamakta güçlük çektiğini söyleyen Anter, “Bir taraftan çok iyi bir adım atılıyor ve ben Türkiye’ye giriyorum ama bir yandan da aynı dönemde babamın kitapları yasaklanıyor. Bunu anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.
JİTEM ÖLDÜRDÜ
Musa Anter, 20 Eylül 1992’de Diyarbakır’ın Seyrantepe mahallesinde uğradığı silahlı saldırıda sol bacağına iki, kalbi ve kafasına birer kurşun sıkılarak öldürüldü. Eski JİTEM’ci Abdülkadir Aygan; Anter’in, kendisinin de içinde bulunduğu tim tarafından JİTEM için öldürüldüğünü söylerken, Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun Susurluk Raporu’nda, Anter cinayetinin Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ca planlanıp uygulandığı belirtiliyordu.
RADİKAL
