Şanlıurfaya hayırlı olsun
Şanlıurfada 30 Martta yapılan yerel seçimler muhtarlık medyam muharebelerini saymasak çok centilmen bir ortamda geçti.
Ama aynı centilmenlik seçim sonrasında devam ettiği söylenemez. Seçimi kaybeden BDP taraftarlarının çıkardığı olaylar Şanlıurfanın hiç alışık olmadığı olaylar.
BDP seçimde yaşadığı büyük hezimetin nedenleri üzerine kafa yoracağına, vatandaşın neden kendilerine güvenmediğini vatandaşa seçimden sonra göstererek cevap verdi. Çıkan olaylar gösterdi ki BDP hala demokrasiyi içine tam olarak sindirememiş. Biraz daha pişmesi lazım.
Osman Baydemir Şanlıurfadan aday gösterildiğinde, ben, Baydemir aday gösterildiği zaman, BDPnin amacı Şanlıurfayı almak değil, asıl amacı Baydemiri harcamak demiştim. Şimdi nasıl harcandığını anladı sanırım. Bunu ben Baydemire sorduğumda; seçimleri kaybetsem de Şanlıurfayı kazandım demişti. Şimdi dövünmenin anlamı yok. Baydemir bunu baştan kabullenmişti.
BDP ile başlamışken devam edelim. BDPye en büyük darbeyi AK Parti değil BDP vurdu. İlk darbe Osman Baydemirin; bu şehirde kepenkleri kapatmaya değil, tam tersi açmaya geliyoruz sözlerinin üzerinden henüz 24 saat geçmişti ki Suruçta kepenkler kapatıldı. Bu konuyla ilgili Baydemir; size bir tavır değil mi diye sorduğumda, Hakkaride olana İstanbulda olana kimse duyarsız kalamaz diyerek yuvarlak bir cevapla sahiplenmişti.
Yine Süleymaniye Mahallesinde darp edilen imam meselesin seçmen üzerinde olumsuz bir etki yaptı.
Demek ki hep, barış, barış demek, insanları ikna etmiyor. İşte seçim sonuçları sonrasında olan olayla halkın tedirginliğini doğrular nitelikte.
BDP ile ilgili son olarak şunu söyleyebilirim. Barış süreci sonrasında herkesimi temsil edebilecek bir kimliğe doğru hızla yol almalı. Avrupai tarzı, Kemalizmin kopyalı bir sol anlayışı Kürt halkı benimsemez. İnançların ön planda olduğu ve ırki söylemlerin daha geri planda olduğu halk merkezli yeni bir politika geliştirilmeli. Bu hem memleket hem de BDP açısında kazanç olur
Bir de Kürtçülük siyasetini tam olarak bırakmalı. Bölge insanlarına sahip çıkarken Kürt kimliği üzerinden değil, temel hak ve hürriyetler üzerinden sahip çıkmalı.
Gelelim AK Partinin başarısına
Bu başarıdaki en büyük pay, hiç şüphesiz Başbakan Erdoğanındır. Burada gecesini gündüzüne katan Başbakanın asil duruşunu, millet sevgisini ve hizmetlerini halka anlatan Başta Çalışma ve Sosyal güvenli Bakanı Faruk Çeliki. Milletvekillerini, il ve ilçe teşkilatlarının Seçim koordinasyon merkezlerini ve gönüllü partililerin emeklerini inkar etmek haksızlık olur. AK Parti her kademesinde organize bir şekilde çalıştı. Ve bu büyük başarıda herkesin emeği var
AK Parti; cemaat, MHP, CHP ve hatta Saadet partili bir koalisyonu karşısında % 62 gibi, bazılarına göre sürpriz olsa da bence beklenen bir sonuçla seçimi alması, yeni belediye Başkanı Celalettin Güvençe büyük sorumluluk yüklüyor.
Öncelikle ilk kez tanışacağı Büyükşehir kimliğine Şanlıurfayı çok iyi entegre etmeli. Şanlıurfayı yönetilebilir bir şehre dönüştürmeli. Çok güçlü bir feodal yapı, çok güçlü arsa spekülatörleri ve çok güçlü bir burası Urfadır arkadaş deyip yasaları tanımayan kesim var. Bunların uzantıları tıpkı paralel yapı gibi her tarafa sızmışlar. Bunlarla ince ince mücadele etmek yeni Başkanın en büyük görevidir.
Yolsuzluklara, kılıfına uydurulmuş olsa da asla müsaade etmemeli.
İkincisi çok çarpık bir şekilde büyüyen bir kent yapısı var. Aynı şekilde ve daha fazla çarpık yapılara sahip kırsal bir yerleşim var. Bir de ülkenin geleceğine hançer sokan tarımsal alanların imara açılması sorunu var. Bunlar çözülmeyecek sorun değil ama çok sağlam irade isteyen sorunlardır.
Kent trafik sorunu zaten söylemeye gerek yok.
Üçüncüsü Şanlıurfa Feodal yapıdan çok çektiği için geçen dönem bunu sandıklara yansıtarak gösterdi. Bu dönem Sayın Güvenç, devletin varlığını burada hissettirmeli! Ama adaletle ve garibanı gözeterek!..
Kısacası ihtiyatı elden bırakmadan herkesin hakkı gözetilerek acil bir şekilde sorunlara eğilmeli.
Başta Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç olmak üzere Şanlıurfanın 13 ilçesinde kazanan belediye başkanlarını tebrik eder görevlerinde başarılar dilerim.
NOT: Benim 10 Şubatta yazdığım Şanlıurfa için küçük bir seçim analizi! başlıklı yazımdan dolayı bana ithamlarda bulunanlar, seçim sonrasında ne diyeceklerini merak ediyorum. O gün bana, temennilerinizi analiz diye yazıyorsunuz diyenler, şimdi yüzleri kızaracak mı?..