Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin’in 30 Ağustos Zafer Bayramı Mesajı
Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, 30 Ağustos Zafer Bayramı münasebetiyle yayınladığı mesajında, Büyük Taarruz’un 97’inci yıldönümünde yine teyakuz halinde olan Türk Askerine muzafferiyetler diledi.
Hür ve bağımsız bir millet olmanın birinci şartının özgür vatan toprağı olduğuna değinen Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, mesajında şunları ifade etti:
Bizleri binlerce yıldır bir arada tutan, hür, bağımsız ve daima ileriye bakan bir millet olmamızı sağlayan unsur, milli ruhumuzun canlı kalmasıdır. Birlik, beraberlik, ortak gayelere yönelme, ortak inanç, kültür ve bizi biz yapan değerlerimize bağlı kaldığımız müddetçe, üzerinde yaşadığımız toprak parçası bizim için kutsal olmaya devam edecektir. Hür ve bağımsız bir millet olmanın birinci şartı, özgür vatan toprağıdır.
Tarih, bu aziz milletin tüm imkansızlıklara rağmen birlik ve beraberlik içerisinde nice destanlar yazdığına şahittir. Anadolu’ya huzur ve adalet getiren Büyük Selçuklu Hükümdarı Sultan Muhammed Alparslan’dan bugüne kadar çok zor süreçler atlatan milletimiz, her zorluğu canı pahasına bertaraf etmeyi başarmış, özgürlük ve bağımsızlığının bedelini kanıyla ödemiştir.
Fetihleri ve zaferleriyle dünya tarihinde dönüm noktaları oluşturan Türk Milleti’nin 1389’da Kosova Savaşı ile ayak bastığı toprağı vatana dönüştürmesi, 1396’da Nigbolu’da Türkleri tarihten silmek isteyen 130 bin kişilik Haçlı Ordusunun 60 bin kişilik Osmanlı Ordusu karşısında sadece üç saatte hezimete uğraması, 1453’te İstanbul’un fethiyle bu milletin çağ açıp, çağ kapaması, 1526’da Avrupa’nın ortasında kazandığımız Mohaç Savaşı, 1538’de Akdeniz’i Türk gölü haline getiren Preveze Deniz Savaşı, 1915’te yedi düvele karşı kazandığımız Çanakkale Zaferi ve tam bitti dedikleri yerde İstiklal Harbi ile küllerinden yeniden doğan Türkiye Cumhuriyeti, 1922’de Dumlupınar’da Türk Ordusu’nun elde ettiği zaferle yenilmez olduğunu tüm dünyaya ilan etmiştir.
Esaret kabul etmeyen, vatan toprağı, bayrak ve kutsal saydığı tüm değerler uğruna canlarını ve mallarını seve seve feda eden aziz Türk Milletinin tarihine altın harflerle yazılan 30 Ağustos Zafer Bayramı, tarihteki tüm gelişmeler gibi gelecek nesillere aktarılması gereken, milli birlik ve beraberlik ruhunu canlı tutmamızı sağlamak açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu duygu ve düşüncelerle, bu mübarek Cuma günü kutladığımız 30 Ağustos Zafer Bayramınızı tebrik ediyorum. Bu zaferin elde edilmesinde üstün gayretleri olan Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha minnet ve şükranla anarken, Malazgirt’ten Sakarya’ya, Dumlupınar’dan 15 Temmuz’a kadar sayısız kahramanlık destanını kanlarıyla yazan, sınır ötesinde ve terörle mücadelede aynı ulvi amaç için canlarını veren tüm şehitlerimizi rahmetle yâd ediyor, vatanımız, bayrağımız, milletimiz ve devletimiz için bugün de sınırlarımız ötesinde bulunan ordumuza muzafferiyetler diliyorum.