“Anadoluya Adını Veren Kadınlar”

Medya Sofa Üyesi Yazar Gülenay Pınarbaşı’nın “Anadoluya Adını Veren Kadınlar” adlı eseri ikinci baskısı ile okurlarıyla buluştu.

“Anadoluya Adını Veren Kadınlar”

Anadolu’nun hangi iline ya da ilçesine giderseniz gidin mutlaka o bölgede adı sanı geçen, ismi dağa, taşa, toprağa verilmiş ve artık efsaneleşmiş bir kadının hikâyesine rastlarsınız. Araştırmacı-yazar Gülenay Pınarbaşı, tek tek dolaşıp o kadınların hikayesini kayıt altına aldı.
Okur Kitaplığı’ndan çıkan eserin yeni baskısında, İzmir’inde yer aldığı Anadolu’nun isimsiz kahramanları çağımıza ışık tutmaya devam ediyor.
 
Duru, masmavi bir gökyüzü
Kenarında bir bulut parçası…
Bir ardıç ağacı tepesinde bir kaya…
Uzakta bir Yörük çadırı
Ağacın altında yaşlıca bir kadın, bulutların gölgesine bakıp
Tek kişilik bir efsane anlatıyor, üç cümlede…
Kadınsal imgeleri olan bir efsane
Doğumu, yaşamı, aşkı, kudreti içine sığdırıyor
Ansızın bir telli turna beliriyor
Hasreti, dumanı, derdi aman vermeyen feleği hatırlatıyor sanki
Uçurumun kenarında bir gidip bir geliyor
Denizle dağın birleştiği ufuk çizgisinde ululardan bir zat beliriyor
İşte gönül efsanesi orada başlıyor:
“Su gibi duru olsun yüreğin” diyorken
Mor-beyaz bir efsaneye dönüşüp bir şehrin adı oluyor
Obanın, tepenin, köyün, ormanın adı…
Sözün hikmeti, nazarın can alıcı büyüsüne bulanıyor
Bir deyiş, bir nakış, bir isim bırakıyor…
Roza-Rize, Kastamoni-Kastamonu, Mara-Mardin’e dönüşüyor…
Ayrıntılı bilgi ve esere erişim için tıklayınız…
http://www.okurkitapligi.com/KitapDetay.aspx?KitapId=170
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=680090&sa=167095789