AK Parti merkez ilçe ve Gazeteciler birliğinde toplantı
Bir cenahın temsilcileri olarak siyasi arenada bulunan ve bölünerek büyümeye inanan insanların öncülük ettiği AK Parti 2002 den beri tek başına Türkiye Cumhuriyetinde iktidarda. (Muktedir olma yolunda hızla ilerliyor)
Yerelde dikkatimi çeken bir noktayı sizinle paylaşmak istiyorum.
Ak Parti Şanlıurfa'da 29 Mart yerel seçimleri öncesinde il başkanlığı Mehmet Ekinci yürütüyordu.
Sonra il başkanlığı Cuma Ağaç bir süreliğine sürdürdü.
Cuma Ağaç'tan sonra görevi Ahmet Düşünür devraldı ve hala yürütüyor.
İlginç olan nokta şu; İl başkanlığı için bu kadar değişkenlik olurken aynı takımda oynayan diğer birimler kazanımlardan ve kayıplardan sorumlu değiller mi?
Örnek mi, Merkez ilçe yöneticileri!...
2004 tarihinden beri aynı kişiler merkez ilçe yönetimindeler.
Eğer önceki AK Parti il başkanları başarısız idilerse neden aynı kaderi paylaşmadılar?
Yoksa perde önünde ayrı perde gerisinde ayrı söylem-eylem mi yapılıyor?
Türkiye'de yükselişte olan bir partinin, muhafazakârların çoğunluğu teşkil ettiği Şanlıurfa'da yerel seçimlerde (İlçeler dahi) Başarsız olmaların sebeplerinden biri olmasın?
Gazeteciler birliğinde toplandıkKanal Urfa televizyonu yönetim kurulu başkanı İbrahim Toru'nun birkaç ay önce verdiği davette bir araya getirdiği Şanlıurfalı basın mensuplarının, üçüncü toplantısı Şanlıurfa Gazeteciler Birliği'nin ev sahipliğinde Vali Konağı Çay Bahçesi'nde dün gece gerçekleştirildi. Şanlıurfa Gazeteciler Birliği Mart ayı "gazeteciler özel gecesi"ne ev sahipliği yaptı. Geniş ve katılımın yüksek olduğu bir ortamda "gazeteciler" bir ay sonra tekrar bir araya gelerek "hasbihâl" yaptılar. İlçelerden ve Şanlıurfa'nın yerel ve ulusal medyanın temsilcileri bir araya geldiler.
Geceye ev sahipliği yapan Şanlıurfa Gazeteciler Birliği başkanı Veysel Polat: Ayda bir gecemiz var. Bu gece tartışma konularına girmeden sadece gazeteciler olarak sohbet edip kaynaşmak için toplanıyoruz. İstiyorum ki; Ay da bir özel bir gecemiz olsun. Şanlıurfa'da "gazeteciler cemiyetlerinin" artması eksiklik değil, eksik olan ise bir zorbalık, haksızlık, insan hakları ihlalleri, özgürlüklere kısıtlama, temel hak ve hürriyetlere engeller çıkarıldığı zaman "bir araya" gelerek "birlikteliği" sağlamak lazım. Zorbaların safında yer almamak lazım. Bunun aksine "birlikte susmak" "birlikte baş eğmek" olur. Hayır'da yarışmalıyız.
Her şeyden önce biz topluma ve Allah'a karşı sorumluyuz. İnsanın omuzlarında iki melek vardır ve iyilikleri ile kötülüklerini yazarlar. Mahşer yerinde tüm insanların amel defteri açılır, iyiliği kötülüğü ölçülür. Ama gazetecinin amel defteri, gazetesinde yazdıkları, geride bıraktıklarıdır. Gazetecinin amel defteri, ölmeden açılır. Dedi.
Ayrıca Veysel Polat'ın "Basın mensuplarına (muhabirlere) toplu taşımada kolaylık sağlamak için girişimlerde bulunacağını söylemesi" "Birlikteliğin" gücünü ve faylarını ortaya çıkarır.
Velhasıl güzel ve verimli bir geceydi. Şanlıurfa Gazeteciler Birliğini bu vesileyle kutluyorum.
İLGİLİSİNE
Her sedefte inci bulunmaz. (Mevlana)