Ak Parti Hükümet Kurmayı Diğer Partilere Bırakmalı
Bir milletvekili seçimini daha geride bıraktık, 7 Haziran seçimleri sonucunda barajı dört parti aştı ve meclise girmeyi başardı. 13 yıllık tek parti iktidarı da şimdilik sona erdi ve ülke koalisyon hükümetine mecbur bırakıldı!
Her ne kadar oy veren halk ise de; bana göre bunda iç ve dış hainler, nankör insanlar etkili olmuştur. Çünkü çok zıt kutuplar birbirleriyle flört edip destek verdiler. Ak parti gitsin, Erdoğan başarılı olamasın da ne olursa olsun, mantığıyla hareket edenler; HDP ye baraj aştırdılar ve koalisyona mecbur ettiler.
Koalisyon bazılarına göre iyi gelebilir veya öyle yorumlayabilirler. Ancak tarihte (özellikle ülkemizde) hiçbir zaman koalisyonlardan hayır gelmemiş, ciddi ataklar yapılamamış, istikrar sağlanamamıştır.
Türkiyede yapılan ataklar; demokratik seçim sonucu iktidara gelen tek partili dönemlerde olmuştur. Bunlar, Adnan Menderes Dönemi, Turgut Özal ve Recep Tayyip Erdoğan dönemlerinde
Bu 3 tek parti iktidarında dönemine göre çok ciddi ataklar yapılmış ve hatırı sayılı mesafeler kat edilmiştir. Hem insani hak ve hürriyetler noktasında, hem ekonomik gelişme, hem sosyal ve siyasal gelişmeler noktasında
Ancak her şeyin bir ömrü vardır. Her oluşumun bir misyonu vardır, bazen insanlar ve oluşumlar misyonunu tamamlayarak giderler. Bazen anlaşılmadan giderler.
Geçmiş dönemde ülkemizde koalisyon hükümetlerinin beceriksizliği ülke insanının canına tak ettiği, özgürlüklerin tanınmadığı, insanların değerinin bilinmediği kıyafet, düşünce ve inançlarından dolayı insanların okullara, resmi kurumlara alınmadığı, okul önlerinde başörtülü kızların emniyet güçleri tarafından darp edilerek yerlerde sürüklendiği
Fakirlerin hastanelerde rehin tutulduğu sigortalı hastaların SSK hastanelerinden başka hastaneler gidemediği bir araç alan kişinin 600-700 lira verdiği halde, maliye, trafik, noter ve birçok kurum arasında mekik dokuyarak, günlerce ruhsat devir işlemini yapamadığı
Okullarda tebeşir parasının çocuklardan toplandığı, yolun, suyun olmadığı, Arapların, Alevilerin Çingenelerin, Kürtlerin insan yerine konulmadığı vs. vs. böyle karamsar bir zaman da bir yiğit ve başka yiğit arkadaşlarını da yanına alarak yeni bir hareket başlattılar.
Gelinen noktada geriye baktığımızda çoook mesafe kat ettiğimizi görüyorum. Herkesim dikkate alınmış, insanlara değer verilmiş, insanlar kendi kaderine terk edilmeden devlet her yere ve herkese ulaşmış, yolunu, suyunu, hastanesini, okulunu, ekmeğini aşını götürmüş, hastasını, sakatını, engellisini, bakıcısını, dulunu, yaşlısını düşünmüş ve onlara gerekli maddi manevi yardımı yapmıştır.
Ancak Kuran-i Kerimin Abese Suresi, 17. Ayetinde; Kahrolası İnsan! Ne Kadar da nakördür..." diye buyrulur
Bu yüzden insanlar dar yerden, sıkıntılardan çıkıp felaha kavuşunca geçmişi çabucak unuturlar. Kendisine yardım edenleri, sıkıntıdan kurtaranları Unuturlar. Hatta bazen kendisine iyilik edenlere psikolojik baskı altında kaldıkları için karşılık vermek isterler ve bunu da karşılığında ya kötülük yada nankörlük ederek ödemeye çalışırlar! Bu konuyu araştırabilirsiniz, bu gerçektir
Neyse, madem sonuç böyle oldu saygı duymak gerek diye moda bir tabir var. Bizde öyle yapalım. Ancak benim buradan Ak partiye bir tavsiyem olacak. Bana kalırsa, Ak parti hükümeti kurmamalı, hükümet kurmayı diğer partilere bırakmalı.
Koalisyon kurmayı; seçim meydanlarında Ak partiye hırsız diyenlere, mazotu 1500 Lira yapacağız diyenlere, asgari ücreti 1800 Lira, yılda iki ikramiye vereceğiz vs. gibi vaatlerde bulunanlara bırakmalı.
Madem halk tek başına size iktidar olma yetkisini vermedi, o halde sizde hükümet kurmayın! Biraz dinlenin, belki bu diğer partiler sizden daha iyisiniz yapacaklar.
Diğer partiler koalisyon hükümetini kursunlar, millete daha iyi hizmet etsinler, ülkeyi refaha kavuştursunlar! Sizde bizde tebrik edelim. Yok bunu yapamazlar, 1-2 yıl içerisinde tekrar seçime giderler diyorsanız da; onu da oy verenler düşünsün. Her şeyi biz mi düşünelim! Nasıl olsa bazı insanlara iyilik yaramıyor!