AK Parti Şanlıurfa İl Başkanlığından 27 Mayıs Açıklaması
Türkiye demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 27 Mayıs 1960 darbesinin yıl dönümünde AK Parti Şanlıurfa il başkanlığında konu ile ilgili basın toplantısı düzenlendi.
Düzenlenen basın toplantısında basın açıklamasını il başkan yardımcısı Mehmet Yavuz okudu. Yavuz açıklamasında, 27 Mayısların, 12 Eylüllerin, 28 Şubatların, 15 Temmuzların tekrar etmeyeceğini, her türlü vesayete karşı var olan mücadeleyi kararlılıkla sürüdürüleceğini belirtti.
İŞTE 27 MAYIS DEMOKRASİ DARBESİ YIL DÖNÜMÜ BASIN AÇIKLAMASI
Medeniyet geleneği denildiğinde ilk akıllara gelen Türkiye ve Aziz Milletimiz,
demokrasi ve insan hakları adına birçok fedakarlığı göze almış, bu uğurda çok sayıda bedel
ödemiştir. Her bir vatandaşımızın gönlünde yer edinen, hamuru vatan sevgisi ile yoğrulan
milletin evlatları hukukun vesayet altına alındığı dönemlerde işkenceler görmüş ve idam
sehpalarında şehit edilmişlerdir. Vesayet ve beraberinde getirdiği darbeler milletimize fayda
getirmemiş; milletimizden demokrasisini, ekonomisini, moral ve motivasyonunu koparıp
götürmüştür.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne hukukun askıya alındığı, toplumsal ve siyasal düzene
ilk darbe; 27 Mayıs 1960’ta, Başbakan Adnan Menderes ile yol arkadaşlarının tutuklanması ve
idam edilmesiyle gerçekleştirildi. Milli irade ile arasına perde çekenlerin; insanlığa, demokrasi
ve vicdanlara yönelik büyük bir ihaneti olarak hafızalarımıza kazındı.
1950 yılında milli iradenin yüksek teveccühü ile dönemin tek parti zihniyetini geride
bırakarak iktidara gelen Adnan Menderes ve yol arkadaşları, kısa zamanda ortaya koydukları
projeler ile Türkiye’ye çağ atlattılar. Milletimizin milli ve manevi değerlerini Anadolu
coğrafyasından silmeye çalışan CHP iktidarının antidemokratik uygulamalarını rafa kaldıran
merhum Menderes, bilhassa din ve vicdan özgürlüğü konusunda attığı adımlarla milletimizin
gönlünde yer edinmiştir. Tek parti rejiminin en büyük ayıplarından olan Türkçe Ezanı özüne
döndürerek, Anadolu’nun Ezan-ı Muhammedi’ye olan özlemini gidermiştir. Ancak vatanın
yararına olan bu gidişatın önünü tıkamak isteyenler türlü yalan ve iftiralarla algı oluşturarak
1960 yılında, askerin namlusunu Çankaya Köşkü’ne çevirmişlerdir.
Millet iradesine savaş açan, milli ve manevi değerleri yok etmeye odaklı zihniyet,
demokratik yönetime antidemokratik yöntemlerle el koyarak seçilmiş yöneticileri tutuklamış,
mizansen yargılamalar ile hukuk dışı şekilde darağacına göndermiştir. Hayatlarına son verilen
yalnızca Milletin Vekilleri değil bilakis demokrasi ve milli iradeye olan inançlarıyla Türk
Milleti olmuştur.
Üzerinden yıllar geçse de söz konusu darbeci zihniyet varlığını devam ettirmiş, en son
15 Temmuz’da da benzer bir senaryo sahneye koyulmuştur. Ancak Milletimiz darbeler ve
darbeciler karşısındaki duruşuyla bu kez millet iradesi üzerinde tahakküm kurmak isteyenlerin
oyunlarını bozmuştur. Millete ve hizmete sevdalı kadrolar ile Cumhurbaşkanımız ve Genel
Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye, demokrasi düşmanlarına en büyük
dersi vermiştir.
Milletimizin feraseti ile ülkemize en kara günleri yaşatanlar tarihin tozlu raflarına, en
karanlık günlere tanık olan Yassıada ise tarihe gömülerek bugün “Demokrasi ve Özgürlükler
Adası” olarak mührünü tarihe dercetmiştir. Adnan Menderes ve yol arkadaşlarının aziz
hatıraları burada yaşatılmaya devam edecektir.
Bu vesile ile; 27 Mayısların, 12 Eylüllerin, 28 Şubatların, 15 Temmuzların tekrar
etmeyeceğini, her türlü vesayete karşı var olan mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi
belirtiyor; demokratik ve özgür bir ülkede yaşayabilmemiz için canlarını feda eden Adnan
Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan başta olmak üzere tüm demokrasi şehitlerimizi
rahmetle anıyoruz.
Demokrasimize ve irademize düşman olan şer odaklarını hiçbir zaman unutmayacağız.
AK PARTİ İNSAN HAKLARI BAŞKANLIĞI