Adaletsiz Vicdanlar
Dinimizde Adaletle ilgili çok ayet, hadis, bulunmaktadır. Bunun dışında kelamı kibar, Âlim bilim adamlarının adaletle ilgili güzel sözleri de çokça mevcuttur. Adaleti savunmak, adaletsizliği ortadan kaldırmak adaleti uygulamakla mümkündür. Bir ayet meali ile Konuya girelim Yüce Mevla Nahl süresi 90. Ayeti kerimesinde, ( Şüphesiz Allah. Adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder. Hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.) Buyurur. Bu Ayeti kerime her Cuma günü hutbenin sonunda Camilerde okunur. Büyük manalar ihtiva eder. ( VİCDANDA OLMAYAN ADALET KANUNLARLA TATBİK EDİLEMEZ.) Bu cümle İmamı Gazali’’ye atfedilir. Kime ait olursa olsun ders alınacak kelamı kibardandır.
İnsanlığın vicdanla cüzdan arasına sıkıştığı bir asırda yaşıyoruz. Adalet kavramı insanlık için vaz geçilmez ilkelerdendir. Adaletin karşıtlığı adaletsizliktir. Adalet bir hakkın teslimi iken, adaletsizlik meşru hakkın işgalidir. Asrımızda her kes adaletten bahseder. Dünyada uygulanmakta olan adalet anlayışı kuvveti elinde bulundurana ayrı, Sözde adaletle itaate zorlananlara ise ayrıdır. Adaletsizlik tendir ki, dünyanın düzeni bozulmuştur. Suç oranları yükselmiştir. Kayırmacı kanunlar artık caydırıcı değildir. Ayrımcılık, adaletsizlikle suçlar önlenemiyor. İllerde, İlçelerde cezaevleri yapmak, çoğaltmak siyasetin hizmet anlayışı yerini almıştır. Dünyayı kan gölüne çeviren, demokrasi ithalatçılarının adalet anlayışı tüm çıplaklığı ile gün yüzüne çıkmıştır. Hakkı üstün tutmayan anlayışta adalet bulamazsınız. Ekonomik, siyasi, askeri, teknolojik gücü elinde bulunduran emici kapitalizmin sapık kolları insanlığı ne hale getirdiği ortadadır. Bu kan emiciler, Yaptıklarının çoğunu taşeron kiralıklarla İslam toprağı, Suriye, Irak, Libya, Yemen, Filistin, Mynmar, Afganistan adaletsizlerce paylaşılıyor. Müstemleke konumuna düşüyor. Ellerindeki güçlerle soykırım yapılıyor. Adalet varsa, olması gerekir. Haksız yere Ülkeleri işgal edilen, yeraltı, yerüstü zenginlikleri, talan olan, öldürülen, haksız yere cezaevlerinde talime, itaate zorlanan (Muhammet Mursi Gibi) Sakat kalan göçe zorlanan, dul yetim kalanların gasp hakkı kimden alınacak veya kimler alacak.
İslam Dini gelmeden önce kölelik vardı. İslam Dininin gelişi ile Kölelik kalkmış, ilk olarak köleleri kurtarmak için diyet ödenerek köleler kurtarılmıştır. Hürriyetten, İnsan haklarından bahseden mimsiz medeniyet çağdaş köleliği katmerli olarak uygulamaya devam ediyor. Elindeki imkânları insanlığın refahına harcayacağına kula kul olmayı bir marifet ve medeniyet sayıyor. Bu medeniyetsizlerle nasıl medeniyetler ittifakı olabiliyor? Ümmeti Muhammedin medeniyet Adalet anlayışı gerçek vesika, gerçek tarihlerde altın harflerle yerini almıştır. Toplumun ıslahı için eli kanlı, Gücü elinde bulunduranlardan Adalet dilenmek zillettir. Hz. Ömer’in eski hali ile Müslüman olduktan sonra adalet timsali oluşu bunun en belirgin kanıtıdır. Ömer İbni Abdülaziz döneminde yönetiminde fakir aranmış, bulunamamışsa bu anlayış adaletin zirvesidir. Bir toplumda adil paylaşım yoksa milyarderler çoğalıyorsa, Bankaların kar oranları, Bunların sömürü birikim artışları ekranlara taşınıyorsa adaletsizliğin daniskası var demektir.
Bir toplumda adalet anlayışı, vicdan cüzdan arasına sıkışmışsa o ülkede adaletten bahsedemezsiniz. Toplumun ıslah vasıtaları çoktur. Din, Dinler, aile, çevre, okul yani eğitim bunların bir kaçıdır. Adalet kavramı sadece Müslümanlara has bir terim değil, insanlık için zaruri hak elde etme erdemidir. İslam ülkelerinin çoğunda adaletsizlik varsa, yöneten de yönetilende Müslüm an bunu nasıl izah edeceğiz. Adalet, acıma duygusu, insan sevgisi, İslam birliği, kayırmama anlayışları ailede evlere hâkim olacak ki, merhaleyle sokağa, çarşıya, yöneten, yönetilene de sirayet edebilsin. Bir çocuğun ana babasına itaatini kanunlarla yapamazsınız. Sinekleri öldürmekle sinekler bitmez. Sinekleri üreten bataklıklar kurutulursa ancak sineklerden korunmuş olabilir.
Bugün insanın zorbalıkla, gücü elinde bulundurarak insana yaptığını akılsız vahşi hayvanlar yapmamıştır.İnsan Müslüman olan İsmail KAŞIKÇI hem katl edilecek hem cesedi hala bulunmayacak,baltacı eli kanlılara toz konmayacak.Adalet varsa hangi Adaletten bahsediliyor Kadın, Mevki makamlar, uyuşturucu, cazip çekicilik insanı insanlıktan çıkarmıştır. Adaletsiz bir toplum her türlü ilahi tokada hazır olmalı veya adaletsizlikten vazgeçmelidir. Yirmi katlı bir binada oturanlar birbirini tanımıyor dertleri ile dertlenmiyorsa, vicdanlar yaralanmıştır demektir. Hz. Ömer’in söylemlerinden dem vuranlar, Dicle kenarında bir kurt kapsa bir koyunu mesuldür Ömer’dir nakaratını atanlar, kandıranlar, İslam coğrafyasında taş taşın üstünde kalmadı, ne koyun, ne deve, ne fil ne insan kalmadı hiç mi vicdanlar sızlamayacak, pansuman tedbirler. Vicdanları kanatıyor unutmayın. Dünya menfaati için adaleti adaletsizlik için kullananların akıbeti er veya geç Nemrut’un sivrisineğe mağlubiyeti gibi olacaktır. Vicdanda adalet yoksa Kanunlarla adalet bazen adaletsiz olabilir. Vesselam…