Abdullah Gül ters köşeye yatıracak!

Abdullah Gül için BM Genel Sekreterliği’ne seçilmesi düşünülüyor. Onun lobisi yapılacak...

Abdullah Gül ters köşeye yatıracak!
Abdullah Gül için BM Genel Sekreterliği’ne seçilmesi düşünülüyor. Onun lobisi yapılacak... İşte Vatan Gazetesi yazarı Reha Muhtar yine çok konuşulacak o yazısı..
Onun Birleşmiş Milletler’e genel sekreter olmasına çalışılıyor...”
“2014 yılında Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı, Abdullah Gül Başbakan” başlıklı senaryoyu Cuma günü yazmıştım...
Ertesi günkü gazetede Meclis’i iyi bilen bir uzmanın gözünden, seçimin ayrıntılı prosedürü çıkacaktı...
Senaryoyu Hürriyet’teki meslektaşım Taha Akyol daha henüz kaleme almamıştı...
AKP’nin zirvelerine çok yakın olduğunu bildiğim, kulağı fazlaca delik bir dostumla karşılaştım o günlerin birinde...
Üç ayrı kaynaktan teyidini aldığım haberi ona da aktardım...
“2014’te Tayyip Erdoğan Çankaya’ya çıkacak, Abdullah Gül de başbakanlığa geçecek... Her kaynaktan kulağıma bu fısıldanıyor...” dedim...
***
“Evet” demesini bekliyordum...
Kafasıyla beni tereddütsüz onaylayacağını sanıyordum...
Hiç duraksamadan “İnanma onlara” dedi bana...
Bunu o kadar emin bir tonda söyledi ki, gazetecilikte karşılaştığım en ikircikli anı yaşamaya başladım...
Güvendiğiniz haber kaynakları size bir haberi söylerler...
Yazmadan bir iki yere daha sorarsınız, onlar da teyit ederlerse yazmaya girişirsiniz...
Kulis bilgisini verecek olmanın, üzerinizde yarattığı karşı konulmaz iştahla keyifli keyifli gazeteciliğin keyfine varırsınız...
***
Tam yazacağınızı yazmışınızdır, ertesi günü bir buluşmada, bir daha teyit etmek istediğiniz “haberiniz”, elinizde buharlaşıverir...
Çok güvendiğimiz bir kaynak, “Yok öyle bir şey, inanma sen onlara...” deyiverir...
O akşam dostum böyle diyordu...
Yapabileceğim fazla bir şey yoktu...
Gazeteci deyimiyle kuluçkaya yatmanın dışında...
***
Çok önemli haberler vermişti aslında bana:
“Abdullah Gül’ün Birleşmiş Milletler’e genel sekreter olmasına çalışılacak... Arada yaklaşık 1 yıllık bir süre var... Bunun için uluslararası lobi yapılacak... Başbakanlığa dönmesi sözkonusu değil... Gül’ün başbakanlığı haberini bazı çevreler özellikle yayıyorlar; ‘olsun’ diye...
Partinin zirvelerindeki hava o değil...
Tayyip Bey’in cumhurbaşkanlığına geçmesinden sonra, partinin içinden birisi AKP’yi sırtlayacak...”
***
Mideme kramp girmişti...
Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı, Abdullah Gül başbakan formülünü birçok yerden duymuş, yazmıştım...
Şimdi bilgisine güvendiğim muhatabım “180 derece tersi bir senaryoyu” söylüyordu...
Hangisi doğruydu kestirmekte güçlük çekiyordum...
Yazımın çıktığı günden bir gün sonra Hürriyet’ten Taha Akyol imdadıma yetişti...
Akyol da yazısında tıpkı benim yazdığım gibi (bir iki küçük senaryo farkıyla), 2014 yılında Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı, Abdullah Gül başbakan formülünün geçerli olacağını söylüyordu...
Benim yazımdan iki gün sonra çıkan Taha Bey’in yazısı bizim gazetenin internet sitesi de dahil birçok site tarafından manşete çekildi...
Haberi iki gün önce verdiğimden, bu yazıların neden şimdi manşete çekildiğini pek anlayamıyordum...
Fakat içim rahattı, “Kimin haberi manşete çekilirse çekilsin, sonuçta haber doğruydu ki, herkes haberin üzerine balıklama atlamıştı...”
***
Dün akşam saatlerine kadar yattığım kuluçkadan kalkmadım...
Ne zaman ki dün “AKP grubunun, şike yasa tasarısını hiç değiştirmeden Cumhurbaşkanı’na yeniden göndereceği” haberi çıktı, kafamda birkaç gece önce dostumla yaptığım sohbetin flashback’leri yanıp sönmeye başladı...
Şimşekler teker teker çakıyordu kafamda...
“Böyle bir formül yok...” diyordu dostum:
“Abdullah Gül için Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’ne seçilmesi düşünülüyor... Onun lobisi yapılacak... Olursa tabii... Bazı çevreler Gül’ün adını özellikle başbakanlık için geçirtiyorlar... Öyle olmasını istiyorlar... Fakat öyle olmayacak...”
***
Bu sözleri söylerken çok önemli bir haber daha vermişti o gün bana:
“Şike yasası parlamentoda aynen geçecek... Cumhurbaşkanı’na yeniden aynı şekliyle gönderilecek... AKP inisiyatifi Cumhurbaşkanı da dahil kimseye bırakmayacak... Yaz bu söylediklerimi bir kenara...”
Yazdım bir kenara, fakat yazmadım sayfalara...
Estirilen fırtınada, önce Abdullah Gül’ün vetosu, arkasından Taha Akyol’un benim yazdığım senaryoyu tekrarlaması, “dostumun sözlerini kuluçkaya yatırmama” neden oldu bir süre...
Dün AKP’nin aynı yasa tasarısının hiç değişmeden arkasında durduğunu söyleyerek, Cumhurbaşkanı’na göndereceğini duyunca, estirilen bunca fırtınaya ve rüzgara karşın, ısrarla “İnanma sen bunlara” diyen dostum geldi aklıma...
“Tayyip Erdoğan’ın kendi ajandası var... O aynen devam edecek...” demişti...
Bundan sonra ne olur ne biter bilmem...
Fakat dostumu daha fazla göz ardı edersem, korkarım olanları ve geleceği okumakta güçlük çekeriz...