300 kiloluk kadının tedavisi sürüyor

Obezite hastası olan ve depremden sonra kilosu 125 kilodan 300 kiloya çıkan Zahide Uysal (45), Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde kalp ve akciğer yetmezliği tedavisini görmeye devam ediyor.

Yaklaşık 2 hafta önce Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde tedavi altına alınan Uysal, endokrinoloji, dahiliye, anestezi, göğüs hastalıkları bölümü ve obezite cerrahları tarafından multidisipliner olarak tedavi görüyor.

Laparoskopik Obazite ve Diyabet Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Aziz Sümer, 300 kilodan fazla olan Zahide Uysal'ı bu şekilde ameliyat etmelerinin çok riskli olduğunu belirterek, Uysal’ın 2 haftadır devam eden tedavilere cevap vermesi halinde kendisine bir mide balonu koyarak en az 6 ayda 40-60 kilo arası kilo vermesini sağlayacaklarını söyledi.

“Obezite en az kanser kadar tehlikeli bir hastalıktır”
Obezitenin, son yıllarda dünyadaki en önemli salgınlardan bir tanesi haline geldiğini söyleyen Uzman Doç. Dr. Sümer, “Obezite ile ilişkili tip iki diyabet hastalığı aynı zamanda en önemli salgınlardan bir tanesi haline geldi. 2030 yılında 500 milyonun üzerinde tip iki diyabet hastasının olmasını bekliyoruz. Obezite en az kanser kadar tehlikeli bir hastalıktır. İnsanlarımızı maalesef bunu anlayabilme veya algılayabilmelerinde ciddi problem var. Nasıl ki bir kanser hastası erken evrede yakalanıp tedavi edildiği taktirde yaşam şansı yüzde yüzse obezite hastası da erken evrede ameliyat edildiği taktirde yaşan şansının çok arttığını biliyoruz. Bunun da kesinlikle erken dönemde tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğunu düşünüyoruz. Buradaki hastamız gibi süper süper mortipobez olan, vücut gittiğindeki yüzün üzerinde olan ve 300 kilonun üzerinde olan hastalar hem tedavi açısından, hem de hastanın sağlığı açısından çok ciddi riskler oluşturuyor.” diye konuştu.

"Obezite ile mücadele etmek en az diğer hastalıklar kadar önemli”
Tüm insanlarımızın obezitenin bir hastalık olduğunu, hastalıklı şişmanlık kategorisinde olduğunu ve bunun içinde bu konunun uzmanlarından destek almaları gerektiğini söyleyen Sümer, “Bunun için de kamu kurum ve kuruluşlarına başvurmaları gerekiyor. Obezite ile mücadele etmek en az diğer hastalıklar kadar önemli bir görev diye düşünüyorum. Bu hastamız bize geldiğinde ciddi bir solunum sıkıntısı, akciğer problemi ve kalp problemi ile geldi. Akciğer oksijen solunum kapasitesi çok düşüktü. Yaklaşık 10 gündür hastayı endokrinoloji, dahiliye, anestezi, göğüs hastalıkları ve biz multidisipliner olarak hastayı tedavi ediyoruz. Hastamızın şuanda genel durumu daha iyi, hastamızı bu şekilde ameliyat etme şansımız maalesef yok. Çünkü bunlar çok gecikmiş vakalar.” ifadelerini kullandı.

“Hastaya bir mide balonu koyarak en az 6 ayda 40-60 kilo vermesini sağlayacağız”
Uzman Doç. Dr. Sümer konuşmasının devamında, “Bu tür gecikmiş vakaları ameliyat ettiğimiz taktirde ölüm oranları çok yüksek. Bizim bu hastaya uygulayacağımız tedavi yöntemi bir hafta, 2 hafta arası yine bir diyetle, medikal tedavi ile biraz daha kilo vermesini sağlamak. Hastamız akciğer ve kalbini toparlayabilirse eğer hastaya bir mide balonu koyarak en az 6 ayda 40-60 kilo arası kilo vermesini sağlayıp daha sonra cerrahi bir operasyon düşünüyoruz. Tabi hastanın genel durumu bu ne kadar kaldırabilir bunu bilmiyoruz. Bunun için de diğer bölümlerle multidisipliner bir değerlendirme yapıyoruz.” şeklinde konuştu.  (Hacı Yılmaz - İLKHA)