15 Asırlık Kasr-Ül Benat Kızlar Sarayı yok oluyor VİDEO ve FOTOĞRAFLI
Küçük; Şanlıurfanın 100 km doğusundaki önemli tarihi mekanlarından biri olan Kasr-ül Benat (Kızlar Sarayı), kalıntıları, sahipsizlik, ihmal ve vurdum duymazlıktan yok olmayla karşı karşıya dedi.
Profesyonel Fotoğraf Sanatçıları Dernek Başkanı Yasin Küçük yaptığı açıklamada Kızlar Sarayının kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirterek yetkilileri duyarlı olmaya çağırdı.
Küçük; Şanlıurfa-Viranşehiryolu Dağyanı mevkiinden 30 km içerde bulunan Kasr-ül Benat, şimdiki ismi Kasr Köyündeki tepede onlarca Süryanice yazıt ve onlarca kaya mezarı ve mağaralar bulunmaktadır.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ!...
Profesyonel Fotoğraf Sanatçıları Derneği üyeleri ile buraya yaptığımız gezide akla ziyan tablolarla karşılaştık. Tarih ve kültür açısından çok önemli olan bu yapılar maalesef ahır olarak, sütun ve kemerler ise ev yapımında kullanılmaktadır. Çevre köylerde yapılan bir çok ev buradan taşınan tarihi taşlarla yapıldığını üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız.
Kasr-ül Benat ile alakalı ilk bilgiler 1890 ile 1930 arasında bu bölgeyi gezen ve fotoğraflayan Alman bilim adamı Max von Oppenheim ve ekibi tarafından yapılmış ve fotoğrafları çekilmiştir. Bundan sonra bir çok yabancı arkeolog ve gezgin bölgeyi ziyaret etmiş ve fotoğraflamıştır.
Konu ile görüştüğümüz Tarih Araştırmacısı ve yazar Selahattin Eyyubi Güler, bize şunları söyledi : Kasr-ül Benat, Erken Hıristiyan dönemden kalma çok önemli ve araştırılması gereken eski bir Süryani yerleşimidir. Köy meydanındaki ağılların ihata duvarlarında bolca kullanılan blok taşlardan, burada büyük bir manastır kalıntılarının olduğunu anlıyoruz. 1900lü yılların başlarında çekilen bir fotoğraftagörülen Roma-Bizans dönemi manastır kalıntısı maalesef günümüze ulaşmamıştır.
Köy içindeki tepenin üzerinde iri harflerle yazılmış Süryanice yazıtlarda Ben Sargis, Ben Gebaru, Maryu, Ben Keşiş Şimun, Ben Demet(ri)ono gibi keşiş isimlerini okudum.
Tepenin güney kesiminde ve köyün doğusundaki kayalık yamaçta birçok mağara ve kaya mezarı bulunuyor. Bunlardan en büyüğü 8 kemer lahitli kaya mezarıdır. Mezarın güneye bakan giriş cephesindeki Süryanice yazıtlarda burada yatan şahıslardan Keşiş Abrohom adı okunabilmiştir.
Kasr-ül Benattaki mimari elemanların lento silmeleri, korint üslubundaki sütun başlıkları, Tek tek Dağları mevkiindeki Sanem Mağara Harabelerinde ve Urfa Ulu Camii avlusundaki M.S. 435 tarihli Aziz Stefanos Kilisesinden kalma kemer, lento ve sütun başlıklarına büyük ölçüde benzer. Bütün bunlara dayanarak Kasr-ül Benat yapılarını IV. yüzyıl sonlarına, V. yüzyıl başlarına tarihlemek mümkündür. Diğer bir deyişle Kasr-ül Benat 1500 yıllık tarihi bir yerleşimdir.
Köye ulaşım çok bozuk yollarla sağlanmaktadır ve herhangi bir yönlendirme ve tanıtım levhası bulunmamaktadır. Kasr-ülBenat, acilen turizme kazandırılması gereken çok önemli bir tarihi mekândır.
Kasr ül Benat daha fazla yıkılmadan ve bozulmadan bir an önce koruma altına alınmalı. Bu tarihi alana yerleşmiş on kadar aile vardır. Köylü vatandaşlarımıza uygun evler yapılmalı ve bir an önce bu eşsiz tarihi doku koruma altına alınmalı. Bu yerlerle ilgili doğru bilgilendirmeler yapılmalı ve uygun tabelalar yapılıp asılmalıdır. Başta Şanlıurfalı vatandaşlarımız olmak üzere tüm tarih meraklılarını, fotoğrafçıları ve belgeselcileri Şanlıurfanın en az bilinen bu önemli tarihi yerleşimini ziyarete davet ediyoruz.
Başta Şanlıurfa Valiliği ve İl Kültür Müdürlüğümüz olamak üzere tüm kamu kuruluşlarını Kasr ül Benat'la ilgili yayın, çalışma ve bu alanı Urfa Tanıtım Kitaplarında tanıtmaya çağırıyoruz dedi.