11 Nisan 1920 Urfa Kurtuluş Tarihi
İtilaf Devletleri, hasta adam benzetmesini yaptıkları Osmanlı Fakru zaruret içinde harap ve bitap olmuş, kendi eski gücünü gösteremeyen bir Devlet haline bürünmüştür.
Tabi böyle aciz durumda olan Osmanlı devleti toprakları Düvel-i muazzama dediğimiz büyük Avrupalı devletlerin odağı haline gelecektir.
Henüz Cihan Harbi başlamadan önce itilaf güçleri Memaliki Osmaniye'nin topraklarını kendi aralarında yapmış oldukları gizli anlaşmalar ile kendi aralarında paylaşmışlardı.
Neyi Paylaşmışlar hocam bu toprak babalarının tapulu malı mı? Hayır Hasta adamı vurmak istiyorlar, Anadolu toprakları bir o kadar kıymetli...
Kıymeti nedir?
* Ticaret yolları üzerinde
*4 mevsim yaşanıyor
*Verimli topraklara sahip
*Su kaynakları bakımından zengin
*Önemli boğazlara sahip
İşte yukarıda bahsettiğimiz özellikleri Anadolu'nun birçok devlet tarafından işgal edilmesinin müsebbibi olacaktır.
Bundan dolayı Anadolu'ya Medeniyetler beşiği, Anadolu, açık hava müzesi ya da medeniyetlerin başkenti tasavvuru yapılır.
Asıl konuya gelelim konumuz an itibari ile Urfa'nın kurtuluşu.
Türkler, Ta Orta Asya'dan bu yana bağımsızlıklarına düşkündürler. Birçok devlet yıkıp kurmaları, birden çok göç yaşamaları bunun en güzel örneklerini teşkil eder.
Osmanlı topraklarını kendi aralarında paylaşmış olmaları Osmanlı Devleti'ni yenebileceklerinin göstergesidir.
E tabi Anadolu'yu işgal etmek için bir bahanesi olmalı insanın. Birinci Dünya savaşı itilaf devletleri kazanır.
Osmanlı'nın içinde bulunduğu ittifak grubu savaşı kaybetmiştir.
Savaş sonrası Mondros Ateşkes anlaşması imzalanır. Bu anlaşmaya göre;
*itilaf Devletleri güvenliklerini tehdit altında gördükleri herhangi bir yere istedikleri anda işgal edebileceklerdir. (Bu madde ile itilâf devletleri Anadolu'nun işgali için kendilerine hukukî bir zemin oluşturmuştur.)
*Osmanlı orduları terhis edilecektir. (bu madde ile de itilaf Devletleri devletleri Anadolu'yu işgali sırasında onların işgallerine engelleyecek Osmanlı askeri güçlerini ortadan kaldırmışlardır.)
Osmanlı Orduları ortadan kalkmıştır. Anadolu'yu savunacak askeri güç kalmamıştır.
Ve Anadolu'yu savunma işi Kuva-i Milliye yani halka kalmıştır. Halk her ne kadar askeri eğitim ve disiplinden uzak olsa da bölgesel hareket etse de bulundukları bölgeleri başarılı bir şekilde müdafaa etmişlerdir.
Antep - Urfa - Maraş ve Adana gizli anlaşmalar ile İngiltere'ye ; Musul ise Fransa'ya verilmiştir. Dünya savaşı sonrası İngiltere ile Fransa arasında yapılan anlaşma sonrası Antep - Urfa - Maraş ve Adana muhitleri Fransa'ya geçmiştir. İngiltere ise Musul'a geçmiştir.
Urfa'yı işgale başlayan Fransızlar Ermeni komitacılarının da desteğini arkasına almış ve Urfa'yı işgal etmişlerdir. Urfa, yerli halkı yek olmuş ve Fransızları kahramanca gösterdikleri savunma ile
Fransızları, herenk perenk ederek Fransızları Urfa'dan başarılı savunmaları ile koymuşlardır.
Mete Han'ın dediği gibi eşimi, atımı alabilirsiniz ancak halkın kanı ile alınan toprakları alamazsınız..
Bugün Urfa'nın, Urfalı'nın kurtuluşudur.
Bu bağlamda Güney cephesi Urfa komutanı Ali Saip Ursavaş ve On ikileri, Urfa bağımsızlık mücadelesinde hayatlarını feda eden Urfa kuvayi milliyecilerini rahmetle anıyorum.
Şükrü ÇİFTÇİ/ Tarih Öğretmeni.