ÜÇ AYLAR HÜRMETİNE

ÜÇ AYLAR HÜRMETİNE

Bu yazımda gezi parkından, 28 Şubat severlerden, cenaze âşıklarından bahsetmeyeceğim. Liderlerin semtine hiç uğramayacağım. Kan dökücü saltanat severleri es geçeceğim. İran seçimleri hiç umurumda değil, borsa düşmüş, altın düşmüş, dolar yükselmiş hiç konum değil. Okullar tatil olmuş, on yedi milyon gencimiz salıverilmiş, işte bu beni ilgilendirir, emekli, çalışana, bu kadar zam verilmiş, bunu hep aldatmacadan bilirim. Ekonomi çok iyiymiş. Türkiye dünya lideri olacakmış, hava aldırma sanatı olarak görür, ben cebimdeki paraya bakarım.

Bazı basın, sendikalar, sivil toplum kuruluşları beyazı kara gösteriyorlarmış, bu güne kadar halkın tarafı olmadılar ki cuma vaazında vaizimiz anız yakmanın haram olduğunu irdeliyor, Bunu bir görev biliyor, manevi anız yangınlarından bahseden yok. Altı aya yakındır Camilerde para toplanmamış, geçen Cuma günü diyanetçe yapımı devam eden Arnavutluk camii için tüm Camilerde para toplanmış, ne büyük hizmet. Ülkemizde 11. Türkçe olimpiyatları olmuş, her tarafı ırkçılık kokmakla beraber, Türkçe sevgi dili imiş, sevgi dili dinde olur. Alternatif mi? Bilinmez.

Akdeniz Olimpiyatları devam ediyormuş. Demirel’in ifadesi ile “işte çağdaşlık, bana ne..” Barış süreci başladı her taraf gül gülistan olacakmış. Unutmayın kurt dumanlı günü bekler. Şer ittifakı ikiye bölünmüş görünüyor. Suriye savaşında iki kanaldan iki guruba silah veriliyormuş, bakalım kim daha çok silah satacak, kanlar ne kadar akacak, Suudi Arabistan müftüsü, hac yetkilileri, Ümmetin malı olan, işgal edilen, Kâbe’de inşaat var diye, mümkünse Müslümanlar hac ibadetini ertelesinler demiş, yeni kotalar koymuş, oh ne güzel, dingonun ahırı san ki. Şimdiye kadar İslam’a göre hac veya umre olmuş mu ki, Hakkını yemeyelim Diyanet reisimiz hac ve umreler inanç turizmine dönüşmesin demiş, tebrikler.

Şimdi asıl konumuza dönebiliriz Önce Fahri kâinat efendimizi dinleyelim “Allah’ım Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazana ulaştır.” duası Allah resulünün duasıdır. Onun ümmeti olarak bizde aynısını söylüyor ve talep ediyoruz. Başka bir hadiste ”Allahu Teâlâ ilmi, insanların hafızalarından silip unutturmakla değil de, âlimlerin vefatı ile yeryüzünden alır. Derken âlim kalmayınca, insanlar bir kısım cahilleri kendilerine lider edinirler. Onlara sorular sorulur, onlarda bilmedikleri halde fetva verirler, böylece hem sapar hem de insanları saptırırlar.”Buhari, Müslim, Ebu davud, Tirmizi, Riyazüssalihin H.NO:1395 İşte âlimlerin ölçü hadisi, var olan âlimlerimiz ölmüşmüdür? Çoğu diridir ancak piyasaya çıkmıyor, anlatmıyor, susuyor, hem ölüdürler hem de meydanı cühelaya bırakmışlardır. Hamd olsun Recep ayını geride bıraktık, Şaban ayı içerisindeyiz. Ramazan ayı gölgesi üzerimizde mevlam cümlemizi Ramazan ayına kavuştursun.

Günler su gibi akıp gidiyor her geçen gün insan ömrünü tüketiyor. İnsanın feyizli ay ve günlerde uyanık olması gerekir, nefis muhasebesi, tefekküre dalması, silkinmesi, gerekmez mi? elbette gerekir. Dünyevileşme insanoğlunun rabıtalarını Rabbinden koparmış, sünnet terk edilmiş genel anlamda, dünyada ilerlemek, daha da konforlu hayat sürmek, mevcuda biraz daha katmak şu an insanoğlunun hareket tarzıdır. Gelin hep beraber üç aylar hürmetine nefsin, şeytanın, şehvetin, makam mevkinin hoşuna gidecek şeylerden feragat edelim. Birlik için kardeşlik için çalışalım. Partimizi, liderimizi, meşrebimizi, aramızda nokta iseler, bir tarafa bırakalım. Çareleri hablülllahta, sünneti saniyede, fıkıhta arayalım. Yoksa akıbet çok kötüdür.

Bakın yaz Kur’an kursları başlıyor gelin hep beraber yeniden vahiy kültürüne dönelim İlahi kelam ne diyor, sünnet ne diyor, fıkıh ne diyor yaşantımızı ona göre düzenleyelim. Camiler toplum fertlerinin manevi dolum tesisleridir. Aç ruhlar camilerden gıdasını almalıdır. Ey Cami hocaları! Mevlit okuma alışkanlığı, ilahi gurupları, eylenme, eylendirme fasılları sektör haline gelmiş, para uğruna görevler terk edilmiş, üç kuruşluk dünya menfaati için bu sevdadan vazgeçin hani siz Peygamber varisi idiniz. Kim bu yazın sıcağında camisinde genç nesillere bir elif öğretirse ben o öğretenin ellerinden öperim. Herkes ile birlikte hocalarda mı dünyevileşti? Ramazan ayı yaklaştı Camilerde mukabeleler okunacak, paslanmış kuranlar raflardan kalkacak, ancak ramazan ayı boyunca kuran ne diyor, hadis ne diyor, fıkıh ne diyor Caminizde Cemaate anlatmazsanız aç ruhluların günahından kurtulamazsınız. Ey! din görevlileri. Sıra gecelerini tatil edin, mağara saltanatını askıya alın, hele yazlık kışlıkta düşünceniz varsa hemen terk edin. Konforlu iftarlara hiç tenezzül etmeyin çünkü görev başındasınız. Mesuliyetiniz her şeyin üstünde, önce kendinizi yetiştirin sonra cemaatinize tohumu serpin. Bu şekilde dindar gençlik yetişir. Emri bil maruf nehyi anil münker bugün farzdır bilen her kes sorumludur. Anlatmakla mükelleftir. Gençlik, zina, uyuşturucu, internet, dünyevi zevkler kıskacında, onun için mesuliyet çok büyük. İşlenen her münkerde bilenler için bir pay vardır. Üç aylar hürmetine gelin hep beraber Kuran öğrenme ve anlama seferberliğini başlatalım. Gazanız mübarek olsun. Her canlı görevini yapıyor. Selam ve dua ile